yolda yürüyoruz yolun iki kenarında tarlalar var ama nasıl bir güzellik anlatamam. köyün yerlileri tarlalarla uğraşıyorlar biz gördüğümüze selam veriyoruz. tarlanın kenarında oturan bir grup amca vardı. yürüyoruz ama serhat taşaklarım yanıyor diye söyleniyor bir yandan. amcalardan biri geçerken duydu amk aynen şöyle dedi(şiveli yapıcam)
gel bakkiyim bure neyin var be kızanım, dedi. serhat durumu anlatıyor biz arkada yarılıyoruz. neyse anlattı amcaya amcalar da gülmeye başladı amk. şinni eve gittin mi te bi su tut oralara bi gib kalmaz dedi biz haykırmaya başladık. serhat bir yandan sızlanıyor bir yandan gülüyor. neyse eyvallah diyip geçtik oradan köyün meydanına geldik.

kahve var bir de muhtarın oturduğu evle diğer evler var. bizim ceyhun köy yoluna girdiğimizde şive moduna geçti direk. kahveye girdik ceyhun selam verdi falan herkesle tanıştırdı. ama kahveci pek tekin bir adama benzemiyordu gözüm tutmadı dedim içimden. tezgahın arkasındaki rakı şişeleri de dikkatimi çekmişti.

eve gittik işte her gören selam veriyor bize falan. evin yanında bir bahçeli ev vardı bahçesinde üç dört tane kız vardı bizi görünce aralarında bir şeyler söyleyip kıkırdadılar. içimden tatil büyük ihtimal güzel geçecek demeye başladım kafamda gibiş planları dönüyordu çünkü.