Yazıyorum. Yola çıktık arabamız ile köy havası tabi temizdi gelmiştik bizim tarlaya ama bildigin hep ot kurumuş ot bizim küçükken koşup oynadığımız tarlalar değildi tarlanın hemen aşağısında bir dere vardı ağaçların arasında güzel bir yer idi yemyeşil ancak derenin etrafındaki yıkık harabe ev ve o evin eskiden ibadethane olması beni cok geriyordu. Burak ve ardayla dereye indik elimizi yüzümüzü yıkadık o harabe eve girmeye çalıştık ancak kilitliydi bizde pek zorlamadık köyde kolu komşuya gidecektik zaten pek kişi yoktu bir nejla teyzeler bide mehmet amca vardı 2 hane koskoca köyde ilginçti zaten bu kişilerde daha bi rengarenk ipilginç insanlar onların evine gitmeye doğru yola koyulduk