1 hafta sonra oradan ayrıldık. 2 kamyonet ile yola çıktık. 20 km gittikten sonra bir karakol bulduk. Oraya bakmak için içeri girmeye çalıştık. Ön kapı sıkıca kilitlenmişti arka kapıya yönelip orayı kırarak açtık. Ve içeri hızlıca bakıp çıktık sadece ölü insanlar ve silah vardı. içeriye yerleştik herşeyi hazırladık. Sonra odun kesmeye ormana açıldık. Planımız ben odun kesecektim Emir ise arkamı kollayacaktı. Planı uyguladık odunları karakola zütürdük. Yaklaşık 20 m uzakta 2 tane çöp vardı Onu karakolun bıraz uzagına zütürüp arkasını deldik. Bütün çöpleri döktükten sonra karakola zütürdük ve önüne koyduk. iple sıkıca bağladık kapıyı kapatması için ve tahta odunların ucunu sıvrıleştirerek o deliklerden yukarı doğru çıkardık. Zombiler kapıya dayanırsa oraya saplanacaktı bizde giderek kafalarını kesecektik.Git gide erzağımız ve suyumuz tükeniyordu. Saat 9 olmuştu ve 1 kişi nöbetçi kalacak 2 kişide yatacaktı. ilk nöbetçimiz Emir oldu 3 saatliğine sonra Turgut diye bi eleman bizle gelmişti. Esmer saçlı kahverengi gözlü bir adamdı. Neyse işte Emir onu uyandırıp nöbete geçmesini söyledi. Sonra kendisi yattı. Sabah oldu erzak aramak için hepimiz dışarı çıktık kamyonetle etrafı dolaştık.Bir tır gördük alışveriş marketi tırı gibi birşeydi. Aracın içine baktık birşey yoktu. Arka tarafını açtık bir sürü erzak vardı. 3 kişi için 1.5 ay yetebilirdi. Hemen tırın benzin durumuna baktık. Karakolun oraya gitmek için yeterliydi hemen tırı karakola zütürdük. Erzakları içeri taşıdık. Karakolu daha güvenlikli yapmaya karar verdik. Karakolu iyice araştırdık. Ve birsürü tel bulduk. Karakolun etrafını tellerle ördük. Ondan sonra Karakolun camlarına tahta çaktık. Artık karakol çok güvenlikliydi burada 3 kişi kalacaktık. Ama sorun suyumuzun çok az olmasıydı.