1. 1.
    0
    şuku için paylaşmıyorum, belki karı kız ortamında işinize yarar diye, bu sözün niçe tarafından hangi hikayeye istinaden sarfedildiğini anlatıyorum:

    ilk önce mitolojideki hikayesini
    sunuyorum,
    ilk Kadının Yaratılışı
    Prometheus'un kurnazlıkla çalarak
    insanlara verdiği akıl onları
    şımartınca Zeus o zamana kadar
    yalnız erkeklerden ibaret olan insan
    topluluğuna ceza vermek istedi ve
    onlara kadını gönderdi. Zeus ,
    oldukça başarılı bir usta olan oğlu
    Hephaistos'tan kadını yaratmasını
    istedi. Hephaistos babasının isteği
    üzerine çamuru su ile yoğurdu ve
    görenleri şaşırtacak güzellikte bir
    kadın vücudu yarattı.
    Olympos'ta oturan tanrıçaların en
    güzeli olan ve kendi karısı olan
    Aphrodite'in vücudunu model
    olarak kullanmıştı. Heykel bitince
    onun kalbine ruh yerine bir kıvılcım
    koydu. O zaman heykelin gözleri
    açıldı . Kolları bacakları kıpırdamaya
    ve dudakları konuşmaya başladı.
    Onu süslemek için bütün tanrılar ve
    tanrıçalar yardım ettiler. Herkes
    kendisinden ona bir şey armağan
    etti ve ona Rumca "bütün
    armağan " anlopps gelen Pndora
    adını taktılar. Athena ona güzel bir
    kemer, süslü elbiseler verdi. Letafet
    perileri Kharites beyaz göğsüne
    parlak altın gerdanlık taktılar.
    Aphrodite başına güzellikler saçtı.
    Güzel saçlı Horalar ilkbahar
    çiçekleriyle onu süslediler. Hermes
    Pandora' nın kalbine, hıyanet ve
    aldatıcı sözler yerleştirdi. Zeus da
    ona esrarlı bir kutu armağan etti ve
    ona dediki; Sakın verdiğim kutuyu
    açma, içindeki iyi şeyler uzaklara
    kaçar ve onların yerine fenalıklar
    gelir, seni rahatsız ederler. Bu
    kutuyu iyi sakla bütün insanların
    saadeti ve felaketi bu kutunun
    açılıp açılmamasına bağlıdır . Böyle
    dedikten sonra baş tanrı ilk kadını
    yeryüzüne indirdi ve
    Prometheus'un kardeşi
    Epimetheus'a gelin olarak gönderdi.
    Prometheus kardeşine Zeus'dan hiç
    bir şekilde hediye kabul
    etmemesini tembih ettiği halde
    Pandora'nın güzelliğine hayran
    kalan Epimetheus öğüdü tutmadı
    ve onunla evlendi.
    Pandora da tıpkı tüm kadınlar gibi
    doğuştan meraklı olduğunda
    dünyaya gelir gelmez kutunun
    içinde ne olabileceğini düşünmeye
    başladı ve Zeus'un uyarısını
    unutarak kutuyu açtı. Kutunun
    içindeki hastalık, keder, ıstırap,
    yalan, riya gibi insanları rahatsız
    edecek ve onları felakete
    sürükleyecek ne kadar kötülük
    varsa hepsi açılan kutudan kuşlar
    gibi uçuştular. Pandora hatasını
    anlayarak biraz sonra kutuyu
    kapadı ancak kutuya kapatılan
    kötülüklerin arasında, insanları
    yaşatacak, teselli edecek "ümit" te
    vardı. Fakat ümit dışarı çıkamamış
    kutuda kalmıştı.. Böylece Zeus ilk
    kadını beraberinde kötülüklerle
    dolu bir kutuyla yeryüzüne
    yollayarak insanlardan intikam
    almıştı .
    --
    Bu mitolojik hikaye'ye istinaden
    Nietzsche şu sözleri sarfetmiştir:
    Pandora'nın kutusu açılıp, Zeus'un
    içinde sakladığı bütün kötülükler
    dünyaya saçıldığı zaman, orada son
    bir kötülük kaldığından kimsenin
    haberi olmamıştı: Ümit. O
    zamandan beri, yanlışlıkla kutuyu
    ve içindeki ümidi iyi şans olarak
    yorumladık. Fakat Zeus'un
    arzusunun, insanların kendilerini
    işkenceye teslim etmeleri olduğunu
    unuttuk. Ümit kötülüklerin en
    kötüsüdür, çünkü işkenceyi
    uzatır.
    işte o nedenle
    Kutuda kalan son şeyin ümit
    olmasının bizi mutlu ettiğini
    Oysa o kutuda yalnızca kötülüklerin
    bulunduğunu unuttuğumuz
    hakkında söyledikleriyle fark
    yaratmış

    özet:harbiden ümit bütün kötülüklerin anasıymış.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster