/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +2
    merhaba. özet aşağıda, uzun yazacağım.

    Öncelikle kendi zihniyetimden bahsetmek istiyorum. ben iç anadolu da büyümüş, az çok ahlak anlayışının yanlış anlaşıldığı ve tüm kitleye hakim olduğu bir yerde yaşamış bir insanım. ve doğal olarak her insan gibi ablamı, kardeşimi, annemi, sevgilimi kıskanırım ve korumaya çalışırım. ve onlara herhangi birinin kötü niyet beslemesi beni rahatsız eder. işte tam bu noktada meydana çıkan bazı durumlar vardır. "haklısın kardeş tabi ki bu normal" ve "o kendilerinin şerefsizliği bakınca ne oluyor kız arkadaşına bir zarar mı geliyor sanki" . Bu iki durum arasında büyük bir yanlış anlaşılma vardır. ikisi de birbirine benzetilebilirler. Şimdi ben kız arkadaşımın kendini nasıl güzel hissettiğine karışamam, "benim yanıma gelirken çok güzel olabilirsin ancak dışarıda evde kalmış bakımsız kız olacaksın" gibi bir ifade kullanmam. makyajını yaparsın.(ferrestar gibi değil) eteğini giyersin.(eteğini dedim dizin 1 milim yukarısında olan bez parçasından bahsediyorum, diz kapağında yukarı en az bir karış mesafe olan bez parçasından bahsetmiyorum) parfümünü sıkarsın(eskort gibi değil hafif ve güzel bir koku) yolda istediğin gibi yürürsün eyvallah. burada sana laf atarlarsa, hayvan gibi bakarlarsa o kendilerinin hayvanlığıdır yani 2. durum söz konusudur. dizin biraz daha üstündeki şort şorttur. ama benim giydiğim boxer (bu böyle mi yazılır? emin değilim... )gibi esnek ve tenine yapışan kısa bir şort giyip de bana "ya aşkım modern olsana biraz şort giymeyecek miyim ben?" tarzı bir yaklaşımda bulunma. kısacası takunu çıkarma. rahat ol giy giyeceğini ama bunu yaparken benim vicdanımı da düşün. "sen kimsin ya ben neden senin hislerine göre giyineyim ki bin!" diye soracaksan ben de sana şunu soruyorum: "benim içimin rahat etmediğini bile bile, sana birinin şehvetle bakmasının beni rahatsız ettiğini bile bile, ben ne kadar üzülürsem üzüleyim benim hislerimi sokaktaki köpek kadar umursamadığın" durumda sen bana beni sevdiğini nasıl söylersin? "evet seni seviyorum ama sadece seviyorum, duyguların, beni paylaşmak istememen, başkalarının bana senin baktığın gibi bakmalarından rahatsız olman, benim için her türlü fedakarlığı yapman hiç umurumda değil. ama seviyorum yani... " demek nedir? Burada da olaya giren ayrı bir kavram vardır "fedakarlık". fedakarlık nedir? iki insan neden "sevgili" olur. neden sokakta her önüne gelen erkeğin elini tutmazsın da sadece bir kişinin elini tutarsın? neden sabah uyandığında sadece bir kişiden mesaj beklersin. uyandığını ancak hala seninle irtibata geçmediğini bilirsen neden üzülürsün, neden diğerlerinin gülüşü senin için önemli değildir de sadece onun gülüşü önemlidir? neden onu hayatında diğerlerinden daha öne koyarsın?(ki koymazsan sevgili olmak kavramı ortadan kalkmış olmaz mı?) Çünkü seni mutlu eder, sana diğerlerinin vaad etmediklerini vaad eder. sana diğerlerinin değer vermediği kadar çok değer verir. diğerlerini korumadığı kadar çok seni korur, diğerleri için üzülmediği kadar çok üzülür senin için. yani "seni umursar, sana saygı duyar, senin isteklerini değerlendirir ve senin üzülmemen için gerektiği yerde kendinden fedakarlık yapar" seni sevdiği için senin üzülmeni istemez ve bu yüzden sırf senin üzülmen onu da üzdüğü için kendinden fedakarlık yapar, zorla değil, yakışmaz diye değil. sadece seni sevdiği için senin üzülmene katlanamaz ve ve bunun için elinden geleni yapar. eğer yapmıyorsa "seni yeteri kadar sevmemiş" demektir. peki soruyorum karşımdaki insana, benim için çok üzücü olan bir durumda, benim vicdanımın rahatsız olduğu bir anda bu durumu ortadan kaldırmak sadece bir kaç santimlik bez parçası kadar yakınken, benim acı çekmemi ve gerçekten kalpten üzülmemi bir bez parçasına değişemiyorsan? sen beni nasıl "sevdin"?

    Şunu fark ettim ki kadınlar erkeklerin cinsellik algısını çok yanlış anlamışlar. Ben kız arkadaşıma mini etek/şort giyme dediğim zaman kafamdan "sözümü dinle, ben senin erkek arkadaşınım, ben ne dersem onun dışına çıkamazsın, benden izin alacaksın, ben ne istersem yapmak zorundasın sana istediğimi giydirip giydirmeme hakkına sahibim, ne giyeceğine ben karar veririm. yönetirim ben seni" ifadelerini geçirmiyorum. böyle bir saçmalık aklımın ucundan bile geçmez. sana sahip olmanın peşinden koşmuyorum ben. sadece "sana başkalarının benim baktığım gibi bakmasından rahatsız oluyorum, seni seviyorum bu yüzden bu düşünce benim için katlanılamaz bir durum lütfen buna izin verme" demiş oluyorum. başka kadınların aşık olduğunuz erkeğe şehvetle baktığını hayal edin, yoldan geçerken erkek arkadaşınıza "ne kadar ciksisin senle neler yaparız varya"diye laf attıklarını düşünün eğer rahatsız olmuyorsanız (aldatma olayını kastederek söylemedim sadece sizin baktığınız gibi ona bakması sizi rahatsız etmez mi?) ya gerçekten sevmiyorsunuz ya da yeterince sevmiyorsunuz. ve şunu düşünün erkek arkadaşınızın size dönerek "ya ne var laf attılarsa attılar benimle ilgili böyle şeyler düşünmeleri beni rahatsız etmez senin ne hissettiğini de giblemiyorum tamam mı yanındayım işte daha ne istiyorsun?" dediğini hayal edin. ne hissederdiniz?(ve buna engel olmak gömleğinin açık düğmesini kapatmak kadar kolay olsa ancak sizin için bunu bile yapmasa?) Burada da söyleyeeğim bir şey daha var. bir insanın sadece bedenini sevmeyin, ruhunu da sevin. süs köpeği muamelesi yapmayın yanınızdaki insana. "bak bedensel olarak benim yanımda işte aman geresi gibimde değil" demeyin. sevgi bedenle ölçülen bir şey değil. birisi senin ruhuna yaklaşıyorsa bu seni rahatsız eder. sevdiğini sahiplenmeyeceksen süs köpeği almanı tavsiye ederim cici kız ya da sevdiğinin seni sahiplenmesine izin vermeyeceksen. "koko gel olum kucağıma muck muck, ay ne kadar sevimli şeysin sen öyle git topu getir, hah getirdin mi? tamam koko ben gidiyorum şimdi seni odaya kilitleyeceğim ki evi dağıtma diye... " sevgililerininz süs köpeği değildir canınız istediği zaman sevip aşık moduna girip aynı zamanda hayatınızın dışında tutabileceğiniz varlıklar değildir. eğer değer veriyorsanız onun için fedakarlık yapın. (her dediğine "peki bey" deyip geçin demiyoruz amk zütünüzden anlamayın lafı!) eğer onun için fedakarlık yapacak kadar sevmiyorsanız hiç sevgili olmayın. Aynı şey erkekler için de geçerli amk kadın sen istiyon diye giyiminden fedakarlık yağıyorsa sen de onun istediğini gibe gibe yapacan amk cinsiyetçilik yapma züt.

    ÖZET: değer veren insan sevdiği için fedakarlık yapar "ben mini eteğimi giyer çıkarım dışarı bana sulanmaları gibimde değil senin rahatsız olman da gibimde değil tamam mı? hıh!" demeyin seviorsanız fedakarlık yapın.

    edit: ve size bir şey daha söyleyeyim "hayır ya kız arkadaşım tabi ki mini etek mini şort giyebilir bacaklarına bakmayız kimsenin çünkü bacak tahrik edici bir unsur değil" diyen tipler (ha bacağın tahrik edici unsur olması bir zihniyet yanlışıdır o doğru ancak tahrik etmediği anldıbına gelmez Türkiyede.) alayınız önünüzden ferrestar gibi giyinmiş bir kadın geçtiğinde tahrik oluyorsunuz şehvetle bbakıyorsunuz erkek pgibolojisini erkeklere anlatmayın. muallaklik yapmayın
    ···
   tümünü göster