+26
Şimdi şöyle... Nasıl söylesem? Derin insanların birbirini sevemeyeceğini düşünüyor. Aşk gibi yani. Annesiyle babasında bile görmemiş. Gerçek değil diye tutturmuştu. Hala öyle diyor gerçi ama, ona gerçek olduğunu göstermeme izin verdi. Bir tür anlaşma yaptık. Beni sevebilirse eğer saçma inadından vazgeçecek.
Sonuna kadar.
Garip bir kız, Omuz silkti. Ama sohbetini sevdim. Bir an için ikisini gözümde en iyi dost olarak canlandırdım. Deniz'e şiddet uygulayanlar kulübü! Muhtemelen isimleri böyle olurdu.
Sonunda eve geldik. Eylül bir hafta kalacaktı. Bu demek oluyordu ki siyah kuşağın acısını bir hafta boyunca çekecektim, ama Eylül her şeyimdi. Bundan kötüsü Tartarus'da Kronos diyerek geçiştirdim.
Okul nasıl gidiyor Eylül? diye tam bir akraba sorusu sordu babam.
Eylül hanım hanımcık gülümsedi. iyi amca. Bir bana kaplan kesiliyordu zaten. Anne ve babamın yanında öyle hanım hanımcık oluyordu ki saçlarımı çekerek ağlamak istiyordum.
Babamın komik olmayan esprileriyle geçen akşam yemeğinden sonra odama çıktık. Eylül yatağıma yayıldı hemen. Kuzen ben burada uyusam olur mu?dedi. Hayır. Koca bir hayır!
Olmaz Eylül. Orası benim.