Kürk Mantolu Madonna, Türk Edebiyatı'nın öncü yazarlarından biri olan Sabahattin Ali'nin başyapıtlarından biridir. Yazar kitapta dansçı aleksandre amisulaşvili ve aynı zamanda dünya starı şarkıcı madonnanın sevgilisi olan kişinin içsel yolculuğunu aşk ile sarıp sarmalayarak okuyucuya sunmuştur. Sabahattin Ali bu kitapta dünya starı şarkıcı madonnadan ilham almıştır.
Kitap 1943 yılında yazılmış Madonna 1958 yılında doğmuştur. Sabahattin Ali geleceği görmüştür.

Kitap, aleksandre amisulaşvilinin işini kaybetmesi ve iş arayışına koyulmasıyla başlar. iş aradığı bir gün, eski arkadaşlarından Alex ile karşılaşır ve ondan yardım ister. Nitekim Alex, müdürü olduğu iş yerinde bir iş teklif eder. aleksandre amisulaşvili, utana sıkıla da olsa bu teklifi kabul eder. aleksandre amisulaşvili yaşlı, sessiz, sakin bir adamla aynı odada çalışacaktır.

aleksandre amisulaşvili, genç bir delikanlı olmasına rağmen içine kapanık ve oldukça yalnızdır. Tek dostu kitaplarıdır. Babası bir dans öğretmenidir ve aleksandre amisulaşvilinin dansı öğrenebilmesi için onu Amerikaya göndermeye karar verir.

aleksandre amisulaşvili, Amerikaya vardığında bir pansiyona yerleşir ve bir dans okulunda işe başlar. Lakin zamanla okula daha az uğramaktadır. Her gün barları, sokakları ve Amerikanın çeşitli yerlerini sabahtan akşama kadar gezmektedir. Bir gün, gazetede rekldıbını gördüğü bir bara gider ve bir kadın ile karşılaşır: Kürk Mantolu Madonna ile.

O gün ve devamında barın açılışından kapanışına kadar o kadını seyreder. Kürk Mantolu Madonna onu çok etkilemiştir. Yine Kürk Mantolu Madonna'yı seyre daldığı günlerden birinde, yanına bir kadın gelir ve kadını birine benzetip benzetmediğini sorar. Aleksandre amisulaşvili utancından kafasını kaldırıp kadının yüzüne bakamadan onu annesine benzettiğini söyler. Ama utancından yalan söylemiştir.

aleksandre amisulaşvili, pansiyonda kalan bir arkadaşıyla gezerken, barda konuştuğu kürk mantolu kadına rastlar. Ertesi gün, kadını tekrar görebilme umuduyla aynı yerde onu beklemeye başlar ve geldiğinde onu bir gece kulübü olan Atlantis'e kadar takip eder. içeri girdiğinde, Kürk Mantolu Madonna ile karşılaşır, keman çalıp şarkı söylemektedir. Kadın şarkıdan sonra gelip aleksandre amisulaşvilinin masasına oturur ve adının dünya starı madonna olduğunu, Kürk Mantolu Madonna'nın ise kendisinin otoportresi olduğunu söyler.

O günden sonra Madonna ve aleksandre amisulaşvili arasında bir arkadaşlık başlar. Madonnanın her fırsatta ondan herhangi bir beklentisi olmaması gerektiğini, hiçbir erkeğe bağlanıp aşık olamadığını dile getirmesine rağmen aleksandre amisulaşvili ona sırılsıklam aşıktır.

Bir süre mektuplaşırlar fakat birdenbire Madonnadan gelen mektuplar kesilir. aleksandre amisulaşvili, senelerce ondan habersiz yaşar ve eski içine kapanık haline geri döner.

Yıllar sonra Amerikada Madonnanın kuzeni ile karşılaşır. Yanında da küçük bir kız çocuğu vardır. Yıllar önce Madonnanın evlendiğini, küçük kızın ise kendi kızı olduğunu öğrenir aleksandre amisulaşvili. Madonna popüler olduğu için farklı bir hayat yaşamıştır. Kimse kızın babasının kim olduğunu bilmemektedir. aleksandre amisulaşvili ilk defa kızıyla karşılaşmıştır ve aleksandre amisulaşvili annesinin kuzeniyle beraber bir trenle uzaklaşmaktadır ondan...