+46
-2
Sabahına gayet dinlenmiş bir şekilde uyandım. Bizimkiler daha uyanmamıştı. Bende kendime bir tane portakal suyu sıkıp içtim. Yaktım sigaramı ve arabaya atladım. O şeritler neden ordaydı öğrenmek istiyordum. Bizimkiler uyanmadan bakar gelirdim zaten. Yoldayken radyoyu açayım dedim random bir şarkı geldi gelen şarkıda aşk bodrumda yaşanıyor güüzelim. Dedim sabah sabah bu ne dıbınakoyim radyoyu kapatırken kafamı kaldırmamla yerde yatan bir geyik gözüme takıldı. Ormanın dışındaydı. Yola çıktıklarını önceden hiç görmemiştim. Hemen arabayı durdurup indim. Yavaşça yaklaşıyordum. Soluduğum havayı üflerken oluşan su buharını görebiliyordum. Ve fazla yaklaşmama gerek kalmadan geyin yerde yatmadığını geyiğin ölü olduğunu gördüm. Avlanmışmıydı yoksa arabaya mı çarpmıştı belli değildi ama karın bölgesinde bir ısırık izi dikkatimi çekti. Fazla ilgilenemeden arabaya atladım çünkü asıl merak ettiğim kırmızı şeritlerdi. Neyse kırmızı şeritlere geldim. Nedense oraya yaklaştığımda fazla stres olmuştum ve kalp atış hızım baya artmıştı. Kahvaltı yapmadığım halde sakinleşmek için 2. sigarayı yaktım ve uzaktan önce inceledim şeritin olduğu yeri. Ama bi sorun vardı. Bu şerit çevrelenmemişti. Yani belli bir alan kapalı değildi. Yolun ormana giren kısmından şerit başlamış ve bütün orman şeritliydi. Beynim tam ayıkmamış yeni kalktığım için zaten yannak gibi bakıyodum. O sırada kasaptaki osman abiye uğrayım sorayım dedim. B:ben O: Osman abi
B: selamın aleyküm osman abim günaydın.
O: günaydın paşa nasılsın iyimsin
B: iyiyim abi saolasın. Abi sana bir şey sorucamda
O: buyur aslanım sor tabii
B: abi bu şeritler ne ayak biliyo musun?
O: kardeşim şeritleri geçen gün çektiler zaten. Akşam jandarma geldi. Sorduk biz zaten hayırdır diye falan bir ihbar aldıklarını söylediler ve sadece orayı şeritlediler. Daha da fazla bir şey söylemediler.
B: iyi osman abi saolasın bende merak etmiştim. Hadi iyi günler.
Dedim ve çıktım. Kafamda kuramıyordum bir türlü yol kenarında ölü bir geyik, kaldırılmamış bile. Ve ormana doğru çekilmiş bir şerit. Havanında serin olmasıyla beynim tamamen yanıyordu. Mal gibi etrafa bakarken bir anda telefonun çalmasıyla irkildim ve baktım Cansu arıyordu. Uyanmış beni göremeyince korkmuş. Onu söyledi. Birde kahvaltıyı hazırlamaya başlıyolarmış. Hafiften atladım arabaya ve üzerimdeki mallıkla eve doğru geldim. Bizim yasin huuru daha uyanmamıştı. Bizimki kıza çaktımı diye düşünürken yoldaki olayı unutmuştum. Yasin huurunu kaldırmak için odaya girdim tam yasine vurup kaldırcaktım ve penceredeki buharın üzerine çizilmiş şekil dikkatimi çekti...
Edit: beyler hikayeyi baya uzun yazmayı düşünüyorum. Haftalar belki aylar.
Tümünü Göster