/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 851.
    +16
    Nesrin yeni evlerinden çok da memnun olmasa da yavaş yavaş duruma alışmaya başlamıştı. Minibüsle okula gidip gelmekti en zor olanı onun için, mesafe tahmin ettiğinden daha uzaktı çünkü. Günler bu şekilde geçiyor ben de yeni sınıfımda daha samimi ilişkiler kurmaya başlıyordum. Eski olaylar ve yediğim kazıkların etkisi yüzünden kimseye güvenemiyordum ama hayat da bu şekilde geçmezdi. insanlardan uzak durmak çözüm olmuyordu.

    Nesrinle okuldan sonra birlikte gitmediğimiz için yeni sınıftan birkaç arkadaş ile bir bilardo salonuna takılmaya başlamıştık çıkışlarda. Daha önce bu tarz bir alışkanlığım yoktu ama ortamı sevmiştim. Samimi insanlar vardı, herkes sadece oyunun ve muhabbetin derdindeydi. Neredeyse her okul çıkışında artık bilardo salonuna mutlaka uğrardık. Sınıftan Bülent , Yiğit ve Mustafa uzun zamandır gittikleri için hemen hemen herkesi tanıyorlardı. iyi ilişkileri, yakın dostlukları vardı salondakilerle. Onların sayesinde bende çok geçmeden aralarına girmiştim. ilk defa bu kadar geniş arkadaş topluluğum olmuştu. Ara sıra Çağdaş ve Ali'nin yaptıkları aklıma gelse de ortamdan o kadar memnundum ki herhangi bir tereddüt yaşamadan arkadaşlıklar kuruyordum yeni insanlarla.

    Bu arada Nesrin'in de doğum günü yaklaşıyordu. Kıza sevineceği bir şeyler yapmak istiyordum ama aklıma doğru düzgün hiçbir şey gelmiyordu. ilk kez özel bir gün yaşayacaktık ve bu kadar olumsuz olay ve onu mutsuz eden gelişmelerden sonra onu çok mutlu edecek bir şeyler yapmak istiyordum. Her gün az da olsa bir şeyler bulmak için düşünmeye başlamıştım. Gerçi daha neredeyse bir ay kadar bir süre vardı ama son ana bırakıp basit bir şey de olsun istemiyordum. Aklıma ufaktan bir şeyler gelmeye başlamıştı. Planlamasını yapmak için araştırmaya, yapıp yapamayacağıma karar vermeye çalışıyordum.

    işi gücü bırakıp aklıma gelen fikir üzerinde çalışmaya başlamıştım. Bilardo salonuna gidecek vaktim pek olmuyordu o sıralar çünkü hem sınavlarla uğraşıyor hem de doğum günü için çalışmalar yapıyordum. Sınıfta ancak Bülent, Yiğit ve Mustafa ile doğum günü hakkında fikir alışverişi yapıyordum. Zararsız bir durum olduğu için bu konuda onlara açık olabiliyordum. Paranoyak olmanın da alemi yoktu, doğum günü planını gidip Nesrin'e söyleyecek değillerdi.

    Artık çok az zaman kalmıştı, Nesrin doğum gününden hiç bahsetmiyordu ama sanki hatırlayacak mıyım diye de benden bir şeyler de beklemiyor değildi. Sürekli başka konulardan bahsediyordum zaten, aksi taktirde konu bir şekilde oraya gelebilir ve ağzımdan bir şeyler kaçırabilirdim. Bir şeyler hazırladığımı bile bilmesini istemiyordum tabi ki.

    Doğum günü artık gelmişti. Allahtan pazar gününe denk gelmişti, zaten başından beri planlarken o şekilde planlamıştım hafta içi olsaydı başka bir şeyler düşünmem gerekecekti. O sıralar akşam dışarı çıkma gibi bir durum söz konusu olmadığı için gün içinde uzun bir süre lazım olacaktı bana. Her şey hazırdı artık ve başlıyorduk...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster