-
1.
+2teoride, bilim kurgu hissi uyandıran teknolojik gelişmeleri hepimiz bir şekilde takip ediyor ya da bu konuda bilgi sahibi oluyoruz. ışınlanması ayrı, genel göreliliği ayrı, zamanda yolculuğu ayrı, kuantum'u olsun, kara delik'i olsun çeşit çeşit güzellikler mevcut. şimdi ister istemez ''türkiye'de ne olur'' gibi klişe bir düşünceyle karşınızdayım.
sene 2316.
amerika kıtası, afrika nüfusunun yüzde 88'ini kabul etmiş ve kendi insanlarının çoğunu da, mars veya ay gibi daha zevkli bir yerde kurulan uzay üssüne kolonileşmeye göndermiş. amaç klagib amerika binliği. ama bu sefer daha otantik bir zevk peşinde olan zengin kitle, afrika ülkelerine, yeni yeni yeni amerikan rüyası adı altında bir hayal satıp onları modern köleler haline getirmekle meşgul. bu sefer alttan alttan değil de düz yoldan efendilik yaşıyor, yeni teknolojiyle birlikte gelen uzun ömürlerinde kendi cennetlerini kuruyorlar. bunu da tabi ki bir yasaya ve politikaya oturtmuşlar.
sinema sektöründe yeni bir çağ. interaktif filmler yapılıyor. izlediğiniz karakter olabiliyorsunuz ve bir afrikalı bedeninde filmi yaşıyor, yaratıyorsunuz. aksiyon sahnelerinde o köprü senin bu plato benim, dağ bayır atlıyorsunuz, adam öldürüyor, görevler yapıyorsunuz, sanal bir hikayeyi yaşıyorsunuz. video oyun sektörü ile birleşen sinema, ruhu obez sahiplere adrenalin dolu zamanlar sağlıyor. ortalama bir aksiyon filmini satın alıp, figüranlar ve dublörler öldürüyorsunuz. bunun da kapısını tutan başka bir sektör, sağlık.
öldürülmeyi kabul eden insanların zihinlerinin harici olarak yeni bedenlerine kopyalanması vaadedildiği için alıcısı çok bu ürünün. bu sağlık sektörü de bu yüzden sinemanın çarkını döndürüyor.
avrupa tamamiyle kirlenen dünyadan kaçmak için yeni ve uzun yolculuklardan yorulmuş durumda. 3. fransız ihtilali ve rönesanstan sonra yeni bir din doğuyor: dünya.
dünya dinine göre, toprağın ve gökyüzünün eski haline getirilmesi için çalışan gönüllüler var. hızla büyüyen düşünceleriyle dünya dini, insanları büyük temizliğe davet ediyor. bu temizlik; doğadan başlıyor, teknolojisizlik seçimine kadar gidiyor. inananları ise, dünya üzerinde ışınlanmayı seçmeden günde 100 metreden fazla yürüyen son insanlar. kalan hayvan türleriyle birlikte yaşıyorlar. kendilerini soyutladıkları dünya ve alanda yalnız ve tam egemen olmak istiyorlar fakat haliyle bu şartlarda tüm dünyaya yayılması imkansız.
avrupa'nın 2 binlik nüfusunda her aile, bir şehirde yaşıyor. bu kıtanın artık çok bir önemi yok. yeni hippi'ler olarak adlandırılıp komedi unsuru oluyorlar. amerika kıtasındaki nüfussal artış, sağlanılan imkanlar nedeniyle olduğundan, her yerden göç alıyor. almaya devam ediyor.
yaklaşık 50 yıldır, gelecek turları veriliyor. insanlar servetler ödeyerek, gelecekte gezintiye çıkıyorlar. bu gezintiler kısa süreli ve çok net olmuyor ama yine de ilgi çekiyor. alıcısı yine çok. dünya dinine geçecek bir bilim adamı açıklama yapıyor: gelecek gezintileri sahte. sizi kandırıyorlar. sanal ve gerçeklikle alakası olmayan, olasılık programında size yaşattıkları bir kaç dakikaya servet ödemeyin!
uzak doğuda nüfus belirli bir çemberin içerisinde. incin değil. muhteşem asya-doğu birliği kurulalı neredeyse 100 sene olmuş. bu adamlar biraz daha akıllı davranmış ve dünya'ya benzeyen, yaşama olasılığı olan bir gezegen bulmuşlar. kendi dünyalarını oraya taşımaya devam ediyorlar. nüfus belirli partisyonlarla yeni gezegenlerine gidiyor. daha şimdiden yeni gezegenlerinin anayasası belli ve dünyadan tüm teknolojiyi zütürmüyorlar. belirli teknolojileri kullanacak ve sınırlayacaklar. eski dünyayı, yeni dünyanın yeterliliği ile birleştirip yeni bir ev yaratmaya çok yakınlar.
gelelim türkiye'nin durumuna. türkiye belirli sınırları olan ve aktif bir ülke değil. türkiye yok aslında. türkler var. kendi görüşlerine göre dünya'nın çeşitli yerlerinde, çeşitli şekillerde yaşıyorlar. dünya dinine inananı da var. amerika'da efendi olanı da. bir tek muhteşem asya-doğu birliği'nde o kadar çok türk yok. türkler'in bu birliğe, asya kadınlarıyla evlenerek katılmaya yoğun bir şekilde çalışmasının ardından, bunun kanunu çıkıyor ve dışarıdan insan almamaya başlıyor birlik.
türkiye coğrafyasında dernek kurar gibi ülkeler kurulup yıkılıyor. her inanış, her ideolojinin ülkesi kuruluyor: özak devleti (istikrarın devamı olarak), yozgat devleti (istikrar önemli değil biz kendimizi çok seviyoruz olarak), şahin holding devleti (param vardı yaptım olarak)... birkaç kere alperen cumhuriyeti ve türkiye cumhuriyeti vol 2,3,4 gibi denemeler de yapılıyor. çeşitli kelimelerle kürt devletleri, laz devletleri, çerkez devletleri, trakyalılar devleti, vs gibi ırksal küçük devletler aynı anda da hüküm ve saltanat sürüyor. cem uzan'ın torun kere torunları da uzan devleti kuruyorlar, içlerinde ukde kalmış çünkü. fakat ciddi bir durum oluşmuyor. ülke kurmak için muhasebe işlerine biraz para ödemek yeterli.
teknolojiden mahrum kalmamışız tabiki de. deniz aşırı video oyun-filmlerin satışı yapılıyor. amerika'da 1 ise bizde 10. ama en çok satışı da bu topraklarda. kredi çekerek bu filmlere katılan/izleyen bir sürü insan. geri ödeyemeyenler ortak kaderi paylaşıyorlar: zorunlu sosyal hizmet. bu hizmeti abartan amerika, afrikalılar'a tanıdığı hakları sunarak buradan da köle göçü alıyor. tabi ki severek gidiyoruz.
kadın-erkek ilişkileri gelişen teknolojiyle çok enteresan seviyelere geliyor. islamiyet sapasağlam ayakta. türban yerine hologram uygulamasına geçilmiş. hologram türbanlarınızla istemedikleriniz sizin saçınızı göremiyor. onun yerine türban görüyor ve evet evet, doğru düşündünüz. kafanız terlemiyor bile.
isteyen herkes, istediği kişiyle evlenebiliyor. çocuklarla evlenmek yasal, hatta bebeklerle bile. tecavüz etmenize gerek yok. onun için de teknoloji kanunlarımız var. s.kmek istediğiniz bebeği alıp, namuslu bir şekilde 15 sene büyütüyoruz, hiç kimseyle tanışmıyor ve sadece büyüyor. sizi de paranız varsa alıp herhangi kara delik etrafında birkaç tur attırıyoruz. mesela siz 47 yaşında mısınız, hah işte sizin için 1 sene geçerken o bebek büyüyüp serpiliyor ve tam size layık hale geliyor ve siz henüz 48 yaşındasınız. karadelikler sağolsun.
üzülmeyin. eğer bütün bu teknolojilere rağmen gözünüz hala bebekteyse, teknolojimizin ona da bir çözümü var: klon bebekler ve çocuklar. hem de legal ve bir sürü... istediğiniz özelliği ekletebilirsiniz.
ibadetler de artık çok kolay. sanki 300 sene önce tam yapıyormuşsunuz gibi, artık hiç yapmanıza gerek yok. çünkü yeni yorumlamalarla beraber zaten siz harikasınız ve cennete gideceksiniz. cennete gidiyorsunuz zaten yoldasınız. şöyle izah edelim: fetvalar tabiki de özel kodlarla yazılmış kahin program ve yazılımlar ile veriliyor. siz gidip robotun elini öpüyor ve diz çöküyorsunuz, o da size vaadedilmiş laflarınızı söylüyor. sizi tatmin ve mutlu edip gönderiyor. ibadet kavrdıbını unutabilirsiniz.
nasıl mı çalışıyor? yahu 300 sene önceki gibi işte. robot harika biri çünkü. şıh robot bu. siz onun metalik elini öperken, o sizden dna alıp bütün arzularınızı analiz edip duymak istediklerinizi söylemeye programlı. göklerden gelen bir karar var yani.
gerçekten de öyle.
başlık yok! burası bom boş!