+6
Canım Kardeşim...
Bazen aklıma geliyor; televizyonu alıp geldiklerinde ilk uyandırma girişiminde Kahraman sağa sola dönüyor, yani henüz ölmemiş. "Dur, kuralım ondan sonra uyandırırız" diye engelliyor abisi, Halit Akçatepe'yi. Televizyonu kurduktan sonra da malum sonla karşılaşıyorlar. Acaba diyorum, Tarık Akan ilk seferde engel olmayıp uyanmasına izin verseydi, yaşar mıydı acaba Kahraman? Belki de ölmezdi, bakardı doya doya çok istediği televizyona. Ya da ne bileyim, biraz izler, televizyon karşısında uyuyakaldıktan sonra ölebilirdi. Daha mutlu ölebilirdi belki...