-
76.
+18Gözümü kırpmadan yazıyorum, şukularınızı ekgib etmezseniz mutlu edersiniz beni...
işte burda başladı benim sanayi hayatım, usta dediğim kişiler şu hayatta tek güvendiğim kişiler oldu, durumumu bildikleri için bana fazladan para veriyolardı, nerden baksanız günde 15 ytl bahşişlerle 20-25 ytl ye çıkıyordu.Bu şekilde anneme çok güzel bir şekilde bakıyodum, sigarasını alıyodum, eve ekmek getiriyodum, ilaçlarını alıyodum.Ama annem düzelmiyodu, ne kadar ilaç versemde düzelmiyodu, daha kötüye gidiyodu. Okulu bırakıp işe başladıktan yaklaşık 2 ay sonra, annemi tekrardan hastaneye kaldırdılar. Hastaneye kaldırılırken bende evdeydim, işte ölmeden 2 gün önce söylediği sözleri o gün söylemişti bana. Geceye doğru tam yatmış uyurken, annemin çığlıklarıyla uyandım, korkudan ağlıyodum, hemen komşumuzun yanına giderek annemin fenalaştığını söyledim onlarda ambulansı aradılar. Evden içeri girdiğimde artık daha kötüydü, küçükken bilmiyodum ama bu yaşlarda biraz araştırdım ve öğrendim, annemin akciğeri o gece iflas etmeye başlamış. O gece annemden tüm umudumu kesmiştim, hepsinden daha beterdi o gece, gözleri kıpkırmızı, damarları morlaşmış ve en kötüsüde kan kusmuştu.2 gün sonra yaşatmak için uğraştığım annemi kaybetmiştim, cenazede hiç bi akrabamız yoktu, ağlamaktan gözlerimde yaş kalmamıştı, sadece bi taşın üstüne oturup annemin defnedilmesini izlemiştim. Cenaze bittiğinde annemin yanından ayrılmadım, defnedildiği yerin yanına yatıp öylece bekledim, bi saat geçti hiç bi hareketlilik yok, iki saat geçti yok, üç saat, dört saat derken annemden hiç bi hareket yoktu. Havada kararmaya başlamıştı, yavaş yavaş ayrıldım mezarlıktan, eve doğru yola çıktım.
başlık yok! burası bom boş!