+5
Mrs. Jillian saçlarını beyaza boyatmış yüzü buruşuk 50 li yaşlarda bir bayandı. Fransıza benziyordu ancak değildi. Okuldaki öğretmenlerin özelliklerine gelecek olursak her birinin temel dilleri bildiğini biliyordum. ingilizce, Almanca, Fransızca, Rusça gibi. Türkçesi olana henüz rastlamadım ve yokta. Genellikle ingilizce anlaşırız. Öğlen yemeği ve tanışma faslı için büyük salon hazırlanacaktı. Okula bu yıl gelen öğrenciler ilk defa göreceklerdi büyük salonu. Bizler 1. sınıf olduğumuz için henüz okulun her yerini bilemiyorduk. 2. 3. 4. 5. ve 6. sınıflardada Türkler vardı. Yani tahminimce her üst sınıflarda 1000 öğrenci olduğunu varsayarsak 100 Türk vardı. Ancak çoğu 2. sınıftan sonra oranın kültürüne empoza edilmiş bir şekilde yaşıyorlardı. Türkçeleri bozulmuş ve bazıları kelimeleri dahi unutmuştu. Çünkü sadece yaz aylarında Türkiyeye dönüyorlardı. Zaten çoğunun ailesi Avrupa da yaşadığı için Avrupa kültürünün de etkisiyle bozulmuşlardı. Toplam 100 Türk varsa 60 ının ailesi Avrupada yaşıyordu. Meriçinde öyle. Sonunda öğlen yemeği vakti gelmişti ve öğlene kadar hiç bir derse girmedik. Herkes büyük salonun kapısının önünde toplanmış arkadaları ile bir şeyler tartışıyorlardı. ilk defa orada 6. sınıfları gördüm bizden 6 yaş büyükler ve hep belli bir olgunluğa erişmiş büyülerin en az %80 inini öğrendikleri gözlerinden belli oluyordu. Bir tanesine dikkatlice bakarken birden bana baktı ve yanımda geldi."Nasılsın" dedi şaşırmıştım. Bu olamazdı. Benim Türk olduğumu nereden biliyordu? Hiç bozuntuya vermedim iyiyim dedim ve klagib muhabbet kurduk. Adı Furkan ve onunda ailesi izmirde yaşıyormuş. Bana okulda bir sorun olursa yanına gitmemi söyledi bende tamam dedim ve diğer arkadaşlarının yanına gitti. Tiplerine baktığımda Furkan Ruslarla takılıyordu.