-
1.
0Yemek sonrasında hosteslerin ikramı olan ufak bir bardak votkayı içtikten sonra yorgunluktan bayılmışım koltuğa. Hostesin kemerimi takmam konusunda uyarmak için dürtmesiyle uyandım. Camdan dışarı bakarken havalimanının şehrin içinde olduğunu anladım. Tüm şehir akşam karanlığında alev almışçasına parlıyordu camdan. Cama yansıyan sülietimi gördüğümde hadi dedim kendime yeni bir başlangıca hoş geldin.
Pasaport kontrol noktasından geçmek için beklemeye başladım, dilini bilmediğim bu ülkede her şey garip görünüyordu. Polisler askerler görevliler... kontrol noktasından geçerken olmayan ingilizcem ile görevliye sadece ‘’student’’ diyebildim anlamasını umarak. Sorular soruyor ama anlamadığım için mal mal bakmaya devam ettim. Sonunda pasaportuma vurulan mühür ile başka bir ülkeye giriş yaptım.
Ogün dünya ağırsıklet taks maçı olduğunu alandaki tüm insanların çok büyük bir tv de maçı izlediklerinde anlamıştım. Bilemezdim bu ülkenin taks ile yatıp taks ile kalktığını.
Okuldan bizi karşılamaya gelen kişiler ellerinde isimlerimizin yazılı olduğu kağıtları tutuyorlar ve gözleriyle bizleri arıyorlardı. Bizi fark ettiklerinde ufak bir selamlaşma sonrasında bavullarımızı alarak bizi bekleyen araçlara doğru çoktan yönelmiştik. Biz merakla çevreye bakarken onlar acele ile bizi araçlara bindirmeye çalışıyorlardı. Anlamamıştım bu aceleciliğin sebebini. Sonradan öğrenecektik bu ülkede polislerin rüşvet ile geçindiğini.
başlık yok! burası bom boş!