Bir iki saat sonra anca kabul etti. Peder de eve gelmişti o saatlerde. TUUUAAAAA diye bağırdı girer girmez. Hay dıbına koyayım noldu gene diyip ayaklandım tam kapıyı açacam odanın çat diye açtı kapıyı kafama girdi dıbına kodumun kapısı düştüm yere Noluyor baba napıyorsun dememe kalmadan girişmeye başladı yerdeyken verdiğim paralarla sigara mı içiyosun lan sen diyerek. Rahat bi 5 dakika aralıksız girişmiştir orda. Meğer özcan amcam görmüş pedere yetiştirmiş. Hayatımda yediğim en sağlam dayaktı. Küçükken bir iki fiske yediydim ama böylesi bir şeyi ne babamdan ne başka birinden daha önce görmemiştim. Kaldım yerde o an ayağa kalkamıyordum. Dudağım patlamış burnum kanıyor iflahım gibilmişti kısacası. Ayağa kalkmaya çalışıyordum ama her yerim acıyordu. Zar zor attım kendimi yatağa bilgisayarın başına geçip merveye cevap bile verememiştim. Sabah uyandığımda doktora zütürdü beni merdivenlerden düştü diye. Ulan nasıl merdivenmiş. iki kaburga kemiğim çatlamış doku ezilmeleri vs araba çarpsa böyle olmazdım. Doktor da yemedi zaten geldi benle konuştu doğru mu diye. Doğru diyip geçtim. Tek odağım o iki seneyi bitirmekti çünkü. Ha diyeceksiniz annenin yanına gitseydin. Kadın tek başına üçümüze abime kardeşime bana yetişemiyordu. Denedim orda da ama olmuyordu. Yaşayanlar anlar az çok halimden. 1 hafta rapor yazdı doktor üçüncü günden yolladı peder okula. Gittim yüzümde belli tabi şişlikler falan. Merve geldi ilk yanıma noldu sana böyle diye. Önemli bir şey değil dedim. Üstelemedi o da sağolsun. dıbına koduğumun muratı bakıp bakıp gülüyordu. Kim geçti böyle üzerinden gibisinden laf attı. O anki sinirle sıradan zıplayıp gömdüm buna kafayı ağzını yüzünü dağıttım muallaknin. Tabi sonrası müdür yardımcısının odası. Adam babamın arkadaşı olduğundan üstünde durmadı olayın bağırdı çağırdı bıraktı sonra. Ama sonrasında murat muallaksinin bakışlarından bunun burda bitmeyeceğini anlamıştım