+10
kavsüm dedim. bu hoca haklayamaz mı bunları peki ben illa çocuk mu vericem onlara dedim. gözlerime baktı. yüzü iğrençleşmeye başladı. sanırım kimse konuştuğumuzu anlamayacaktı yine. yüzüme bak dedi. kafamı kaldırdım. sakın bu anlaşmayı bozmaya çalışma hayatta kalmak istiyorsan kalırsın bu anlaşmayı bozarsan ama ölene kadar peşini bırakmazlar. o yüzden anlaşmayı yerine getir dişi cin hamile kalsın ve uygun bi anda hamlemizi yapıp öldürelim. eğer anlaşmayı yapmadan öldürmeye çalışırsan bir daha kesinlikle böyle bi şans geçmez elimize. yüzü o kadar iğrençti ki. anlatılamaz bişey. katrandı sanki suratı. korkuyordum. gittiler mi dedim. hayır sen gelene kadar gitmeyecekler içeri giremezler dedi. bi dişi cinle birliktelik olayı aklıma geldikçe midem bulanıyordu. o olayı yaşamamak için herşeyi deniyordum. peki büyüyü bozmaya çalışsak dedim. bozulamaz. cinler büyüyü yapanı öldürdükleri için artık bu iş sadece senin ölümünle sonuçlanacak. ancak öyle bozulur büyü. hoca nerede şuan dedim. geliyor yolda dedi. sahülün haberi var mı bundan dedim. henüz yok. olsada bişey yapamaz. kimsesiz kendini rabbine adamış biri. emin ol ne yaptığını biliyordur. sahül hoşlanmazsa peki bundan ? mecbur. güveneceksin ama tedbirinide alacaksın. o da bunun farkında. o da alacaktır kendince tedbirler. derken hoca girdi içeriye. kavsüme baktı direk kapının önündekiler mi dedi kavsüm evet diye cevap vermişti. hoca yaşlı bi amcaydı. uzun beyazlamış sakalı eski püskü bi ceketi oldukça mütevazi bi amcaydı sanırım 65 yaşını geçmişti 70 e dayamıştı.