/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +6
    Part 5

    Sezen Aksu-Bir Çocuk Sevdim parçası eşliğinde okumanızı tavsiye ederim pampalar.

    2 Ekim 2004 / Cumartesi
    …..O sabah hafta sonu heyecanıyla uyanmıştım. Annem meşhur sabah kahvaltımız için hazırlık yapıyodu. Babam işteydi, kardeşlerimin hepsi evdeydi. Ben de evin içinde bi o yana bi bu yana koşuşturuyodum. Bahçeye çıktım, biraz hava aldım. Geri geldim, terasa çıktım, karşımda boğaz. Ayıptır söylemesi evimiz boğaz görüyodu pampalar. Harika bi terası vardı. ilerki partlarda o terasta yaşadığım bir çok anıya şahitlik edeceksiniz…
    Kahvaltımızı ettik. Bendeki bitmek bilmeyen enerji eve sığmamama sebep oldu. Kendimi dışarı attım. Mahalleden en yakın arkadaşım Cemalle sahile indik. Sahilde uzun uzun yürüdük, ben ona Semayı anlattım, o da bana okulundaki kızları anlattı. Daha ilk haftadan birçok kız arkadaş edinmiş ne de olsa zeki bin. Farklı liselere yazılmıştık ama mahallede hemen hemen hergün buluşuyoduk. Meşhur bi yerimiz vardı, adı lazım değil. ilerki partlarda bu yerimizdeki anılarıma da bir çok kez şahitlik edeceksiniz. Akşamları yerimize kaçıp sigara içiyoduk beraber. Sahilden dönüşte gene meşhur yerimize gittik. Oranın adı ‘yerimiz’di. Cemal benden okuldaki kızları ve ortamları anlatmamı beklerken ben ona devamlı Semayı anlatıyodum. Artık sinirlendi, bi an duruldu ve şaşkın bi şekilde bana döndü:

    ‘Lan kanka biz senle okul başlamadan önce tamda burda ne konuştuk?’
    ‘Bilmem, ne konuştuk?’
    Biraz sitemkar birazda muzip bi tavırda döndü bana, sigarasını çekti, üflerken elini omzuma vurarak:
    ‘Lan bin hani ortamlar yapıcaktık, beraber okulları kaynaştırcaktık!’
    Bende kahkahalarla karşılık verdim:
    ‘Lan ne bileyim ben böyle bişeye bulaşıcağımı! Aklımı başımdan aldı, uçuyorum!’
    Sonra Cemal endişeli bişekilde bana dönerek:
    ‘Kardeşim, çok kaptırma, kızları bilirsin, hepsi cadı, şeytan!’ dedi ve gülmeye devam etti.

    O gün yerimizde bu ve buna benzer bi sürü muhabbetler ettik. Bendeki sarhoşluğu farketmiş olcakki üzülmemden ve kırılmamdan endişeleniyodu. Cemal çok zeki hatta aşırı zeki bi çocuktu. Yıl 2016 ben hala onun kadar zeki birini kanlı canlı görmedim. Ortaokulda da beraberdik, ilkokulda da. Hep yanında kız arkadaşları olurdu, ama en az yarısıyla kavga eder sonra barışırdı sonra gene kavga ederdi. Öyle sadece laf kavgası değil he, tekmeli yumruklu kavga. Kızlar bunun çok üzerine gider dalga geçerlerdi, bu da dayanamazdı en sonunda çıldırırdı. Çocukluk işte panpalar… Çok zekiydi çekemezlerdi bunu. Okulda da mahallede de ve hatta tüm hayatında da en iyi anlaştığı arkadaşı bendim. ilerleyen zamanlarda Cemalin akıbetinide yazıcam elbet. Şimdilik ufak bi kesit olarak kalsın.
    Cemalle son sigaraları söndürdükten sonra artık eve gitme vakti gelmişti. Dönüş yolunda hem Cemalle muhabbet ediyodum hemde Semayla mesajlaşıyodum. Havadan sudan konuşuyoduk. Tüm mesajlar hafızamda yok maalesef, silinmiş. Semayla muhabbet bitti gibi olunca artık telefonu cebime attım. Akşama doğru eve vardığımda öyle bişey olduki, heyecandan çıldırdım.
    Eve doğru yürürken tam evin yakınına geldiğimde babamı gördüm. işten geliyodu. Bana el işareti yaparak garajı açmamı söyledi, açtım garajı. Arabayla girdi içeri.
    ‘Oğlum bagajda poşetler var, onları al eve çıkar.’ Dedi.
    Hemen açtım bagajı, poşetleri aldım iki elimde bi sürü poşet doluydu. Evin kapısına doğru yürürken Nokia 2100 markalı telefonumdan klagib Nokia mesaj sesi yükseldi. Şaşırdım, çünkü mesaj beklemiyodum. Bi an heyecanlandım panpalar. Mesaj kimdendi acaba? Semadan mı? Yoksa başka gereksiz mesajlardan mı?
    Heyecandan gebercektim. Evin önünde zile basarken bi elimdeki poşetleri yere bırakıp telefonu elime aldım. Ekrana bi baktım, mesaj Semadandı! Beklemiyodum çünkü muhabbet sonlanmıştı. Titreye titreye açtım mesajı. Dün gibi hatırlıyorum. (Beyler o son mesaj öyle bi hafızamda kaldı ve silinmediki, öncesini unuttum artık tamamen. Hak verin 12 sene olmuş.. )
    Mesajı açtım ve karşımda kocaman bi kalp!!! Beyler KALP!!! Kalp dıbına koyim yaaa inanılmaz!!! + işaretinden bi kalp yapmış, ortasında da ‘pazartesiyi iple çekiyorum’ yazıyo.
    Panpalar elimdeki poşetleri fırlattım ve koşmaya başladım, eve çıktım merdivenlerden koşuyorum ve sadece bağırıyodum. Kelime veya cümle değil. Sacece ‘hobaaaaaaaa’ diye bağırarak koşuyodum. Belkide 3 kere-4 kere üç kat aşağı inip çıktım. Hayatımda böyle bi heyecan yaşadığımı pek hatırlamam. Belki ilerde dahası vardır tabi, bilemiyorum artık bu da soru işareti olarak kalsın aklınızda.
    O mesajı okudum ya panpalar, artık dünyada benim için tüm savaşlar bitmişti, ülkeler barış anlaşması imzalamış, herkes düşmanlarıyla barışmıştı. Sanki Gazze bombalanmıyodu artık. Sanki Bağdat gene eski Bağdattı. Sanki Mısır hala bizimdi. Dünya o dakikadan sonra benim için cennetti. Tüm kainat önümde diz çökse ‘Emrindeyiz!’ dese, gene umrumda olmazdı. O mesaj varya… Pazartesiyi bekliyodu panpalar, yani beni bekliyodu, beni görmeyi iple çekiyodu. Yanımda olmayı bekliyodu.

    …….
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster