part 4

Her şey güzel gidiyordu benim için. Elif benim sahip olduğum bazı sıkıntıları unutturuyordu bana
ve bunu sadece gülerek yapıyordu.Ona çok şey borçluydum o zamanlar.Çektiğim acıların
haddi hesabı yoktu çünkü önceden.

Okulda bir çardağımız vardı.Her öğle arası 12.sınıflar orada pizza yedikten sonra
biz 4 lü orada takılıyorduk. Murat Büşranın ben ise Elif'in karşısına oturuyordum.
Ve şişe çevirmece oynuyorduk genellikle. Biliyorum eski ve klişe bir oyun.Ama yapıcak başka
bir şey aklımıza gelmiyordu tabiki.

Şişe çevirmece oynarken genellikle birbirimizi tanımaya çalışıyorduk daha çok. Amaçta buydu zaten.
Herkes doğruluk derdi ve herkes merak ettiği o soruları sorardı.Bir gün oldu gene şişe çevirmece oynarken.
Şişenin kapağı Elife arkası ise bana gelmişti. Hemen tatlı bir heyecanla atladım söze
Doğrulukmu cesaretlilik mi ?
Doğruluk sanırsam :p
O zamana kadar sormayı çok istediğim ama soramadığım bir şey vardı.Bu soruyu biz önceki akşamdan Muratla
hazırlamıştık bir plan gibi. Oyun içersinde soracaktık birimize denk gelirse.
Bu zamana kadar kaç sevgilin oldu ?
Normal bir cevap bekliyordum sadece. Sadece sayılardan oluşan bir cevap.Ve niyetim sadece öğrenmekti.Çünkü
benim önceden pek sevgilim olmamıştı. Herkesi sevemiyordum ben. Seçici birisiydim.
Sorumun üstüne Elif'in yüzündeki o tatlı gülüş gitmişti ve birden somurtmuştu. Sanki yaşadığı bir travma aklına gelmişti.
Ne olduğunu biz Muratla anlamaya çalışırken birbirimize baktık. Sonra Büşra birden bir iç nidası çekti
Aha işte şimdi sıçtın. gibisinden bir nidaydı bu.
Ve Elif söze titreyen sesiyle başladı.
Fazla olmadı.Bu kadardı. Sadece bu.Ve bunu söylerken benim içim cız etti.Çok yanlış bir sorumuyduki bu ?
Sadece merak ediyordum. Belkide kıskanıcaktım ilerde eski sevgililerini. Yada hangileri geri dönerse diye
dayağa hazırlık yapıcaktım.Ama çok farklı şeyleri yaşadığı ortadaydı Elif'in.

Elif'in tam bu sözlerinden sonra öğle arası zili çaldı ve Büşra hemen olayı kesip atmak istermiş gibi
Haydi bakalım sınıfa gidelim geç kalmayalım. dedi.
Muratta anlam veremedi buna ve Pekala koşun o halde siz. dedi ve sahte bir sırıtış attı.
Onlar hemen kalkıp gittikten sonra Murat bana Burak noldu lan az önce? Sende farkettin mi ?
Evet kanka bir takların döndüğü belli. Bunu öyle yada böyle öğrenmeliyiz. dedim ve sınıfa yürümeye başladık.

Sınıfa girdiğimizde sınıfın çapkın tipi oturan bir kalabalığın ortasında ayakta durarak beni eliyle gösterdi ve
işte geldi. dedi.Ve herkes birden kahkahaya boğuldu...

Ne Murat ne de ben bir gibim anlamıyorduk olanlardan...