+2
imtihan için verilen ve kişinin elinde olmayan bir kusur farklıdır ama betalık mallığın ve açlığın tezahürü olarak iğrenç bir çukurun içinde ömür tüketmektir. aynı şey olabilir mi beyler? birincisiyle betalığı nasıl karıştırabilir ki insan -yani aklı varsa eheheh duyguların esiri olmaya başladığınızda bilin ki törpüleniyor ve birkaç zamana tamamen elinizden uçacak afyon mu geldi aha inanmıyosan betaya sor asdasdasdasdasdas-? anlamak çok zor olmamalı. anlamaya daha yeni başladınız ama en azından 3 yılınız var. genel bir bakış açısıyla bunu söyleyebilirim. hepinizin değil tabi. kiminizin pişmesi için 3 yıl var kiminizin 1 yıl kiminizin 50 eheheh. kim ne isterse onu alıyor. yani gerçekten yazdıklarımla her şeye cevap verdim ama soru olarak sorduğunuz şeylerde hala cevabını verdiğim konular var. aklınızla değilse zütünüzle okuyorsunuz demektir ve zütüyle okuyan on binler bu başlıktan kuruntularla ayrıldılar. bence bi başlık kariyerinizi gözden geçirin asdasdasdadasdsadsa. yani tcma'yı okuduktan sonra her sorusuna cevap bulan insanlar oldu ve soruları yüzeysel değildi. sizlerin benim detaylandırmama rağmen cevaplardan ekgib oluşunuz sadece aslında tcma'ya özendiğiniz için bu yolda olduğunuzu bas bas bağıran bir şey. kendinizi eleştirin. düzeltin. eğer düzeltmeyecekseniz sırf tcma'dan etkilendiniz diye bu yola adanmak fayda sağlayacaktır -uzun vadeli olarak doğru olabilir bayağı uzun vadeli olacak ama eheheh- ama mantıklı mıdır? önce kendini düzeltmen gerekmez miydi? çünkü bir ittifak olsak da herkes kendi savaşını verir yani insanın kendi içinde bu böyle. eğer kendini iyileştirmezsen sadece ileride büyüyecek olan hastalıklarını besliyorsun demektir ve ha şimdi elenmişsin ha 5 yıl sonra sonuçta aynı kapıya çıkacak mevzu eheheh. aklınızı kullanın. süs değil o beyler. dünyadan ödüllerle dolu sonsuzluğa çıkış biletiniz. betanın ödülü de ateşli mekanlar işte eheheh. ceza arapça karşılık demektir. yani iyi bir karşılık da olabilir kötü de. mesela cennet ve cehennem ikisi de cezadır. biz türkçe'de ödül iyi ceza kötü olarak kullanırız arapça'da ceza kelimesinde en azından bunun ayrımı yapılmaz. bu büyük bir kelimedir çünkü şunun altını çizer sen sadece yaptıklarının karşılığını alacaksın. cehenneme gitmek için ıkınırsan cehenneme gidersin. duygular menfaatler kuruntular. kurtulacaksınız veya iblis'in size bunlarla tasma takmasını izleyeceksiniz. bir de bu ayak bağlarından kurtulunca üst biliş gelişir. yani kendinizi üstten izleme gibi bir yetenek oluşur. hayır oyunlardaki gibi üstten değil eheheh. mesela bir konuşmada hem konuşursun hem dinlersin tüm odaklanma mükemmeldir ama bir de sanki başka bir algın da varmış gibi konuşmayı objektif olarak izlersin. çok saçma durdu he anlatınca ajajajajajajaja. neyse artık zamanla bu yetenek açılırsa görürsünüz. gerçi bu kafayla siz anca 5. sınıf kaşar açacaksınız gibime geliyor asdasdasdasdasdsa. günde 1 saat anlamaya çalışarak bir gibime derman olamazsınız. bu işi süreklileştirmeniz lazım. yani başlık okumak, kuran okumak, benim yazdıklarımı okumak, başka çalışmaları -özellikle insana dair eski roma epigramları veya machiavelli siyasetnameler filan- okumak zorundasınız. burada kuran doğruyu yanlıştan ayırmak için müthiş bir turnusoldür. kullanın. kuran ile çelişen hiçbir şeyi almayın. insana dair hakikatlerle -öğreti- çelişen hiçbir şeyi almayın. veya alın abi banane asdasdasdasdsadas. şu saatten sonra neyi ne yapacağını bilmiyorsan her edilen lafta aha öğretiyi kutsallaştırıyorlar -zaten kutsal kanka bu senin isteğinle veya istememenle değişecek bir şey değil eheheh- diye kuruntulanıyorsan zaten anca teker dingili olacaksın demektir. tadını çıkar. ama ayırt edebilenler için söylüyorum her gün kuran, başlık, benim yazdığım başlığa dair detaylandırmalar, pgibolojik deneyler, sosyolojik deneyler. bunların hepsine dalmanız gerekir. kuran sizi insanüstü olmakla öğütler yani primatlığı aşıp aklı güçlendirmekle. şanslıyız ki bir olağanüstü adam bize nasıl yapılacağını yılların gözlemleri ve deneyleriyle ortaya bir öğreti koyarak anlattı -romalılara scutum ve pillum kullanarak maniple sistemde savaşmayı öğreten birisi gibi düşünün yani tcma bizi amacımıza yönelik silahlandırdı bu gerçeği nasıl inkar edebiliriz ve bunun tanrı'dan bir hediye olduğunu he tabi beta kıskanacağı için bir şeylerle vızzıklayacak ama görünen köy klavuz istemez-. bunu pekiştirmek için de okumamız okumamız ve okumamız lazım. başka yolu yok. kuran stratejik hedefi gösterdi ve çok ciddi stratejik uyarıları yaptı ama kuran bize nasıl roket yapacağımızı anlatmadı eheheh. -mesajı değil mecazı alan beta diyecek ki niye tcma roket mi yapmayı anlattı eki eki filan aslında komik oldu ha aferim len beta kırk yılın başı bi gibe yaradın asdasdasdasdasdas- bunu tekrar okuyun ve anlayın. hayatı ve yaşadığın dönemi çözmek için tanrı sana akıl verdi -herkese farklı sorumluluklar verildiğini söylemiştik çünkü farklı yetenekler verildi bu yüzden tcma'nın yaptıklarıyla seninki bir değil böyle bir zorunluluğun da yok- ve hastalıklarını iyileştirip aklını keskinleştirip hayatı okuyup çözeceksin -çözmüş birisinin öğretisini bile anlamayan insanlar için uçuk hedefler tabi ama naparsın canısı eheheh mesela tcma sana hayatın işleyişini anlatabilir ama öğretemez veya hastalıklarını tedavi edemez ancak kapıyı aralar özgür irade burada devreye giriyor sen özgür iradeni beynini küflendirmeye harcadıysan sıçtın kanka asdasdasdasdasdas-. gününüzün çoğu okumaya gitmiyorsa gününüz boşa gidiyor beyler. tcma'nın sezar'ın kendi yazımı olan galya seferini anlatan eserini haftalarca sadece arada ufak aralar vererek okuduğunu biliyorum. bir konu kafasına takıldığı zaman insana dair alttan alta sürekli o konuyla uğraştığını biliyorum. kısacası beyler alınteri olmadan tcma'nın yetenekleri bile işlevsiz olurdu. tanrı'nın bu insana neler verdiğini hepimiz gördük. o bile çalışmazken harcanıyorsa senin şansın nedir?
Tümünü Göster