/i/Tespit

  1. 1.
    +3
    biliyorsunuz dünya bor rezervlerinin yüzde 70 i ülkemizde bulunmaktadır. çok büyük bir potansiyel bu. hal böyle olunca borla ilgili bir çok şehir efsaneleri duyabilirsiniz özellikle kahvehanelerde.

    borla ilglili en büyük şehir efsanesi lozan antlaşması yüzünden boru cikaramadigimiz ve 2023 te antlaşmanın süresinin bitmesiyle bor madenlerini kullanabilcez ve süper ülke olucaz düşüncesidir. böyle bir şey yok arkadaşlar su an boru çıkarıyoruz zaten. ancak boru isliycek teknolojiye sahip değiliz. yillik 5 milyon ton boru hammadde olarak çıkartıp dış devletlere ihraç ediyoruz. onlar da işleyip ürün haline getirip yüzlerce kat fazla fiyata bize satıyorlar.

    şimdi gelelim borla çalışan araçlara. gene borla ilgili yaygın efsanelerden biri 1 kg borla 10 bin km yol alabileceginizdur. bu da yalan arkadaşlar 1 kg borla ancak 35 km yol alabiliriz.

    2011 yılında tubitakin çalışmasıyla ülkemizde borla çalışan araba üretildi. aracın motoru 20 beygir gücünde ve saatte 80 km hıza ulaşabiliyor. benzinli araçların veriminiden
    çok uzak.

    şimdi size borla çalışan arabaların kısaca anlaşılabilir şekilde çalışma mantığını anlaticam. öncelikle bor bir yakıt değildir. bor aslında hidrojen tutucu olarak kullanılır. borla çalışan arabalar aslında elektirkli araçlardır.

    çıkarılan bor sodyumborhidrata donusturulur ve aracin yakıt deposunda sivi olarak depolanir. sonra sodyumborhidrat su ile tepkimeye sokularak hidrojen açığa çıkarılır. açığa çıkan hidrojen hava ile yani oksijenle yakıt pilinde tepkimeye sokulup iyonlar olusturulur. olusan iyonlarda bataryalarda elektrik olarak depolanir. bu bataryaları da arabayı hareket ettiren elektirik motorunu çalıştırır.

    aslında bu araçlarda amaç sürekli iyon oluşturup bataryanin tukenmesini engellemektir. bu tepkimlerden süt benzeri bir sivi ve su buhari cikmaktadir. kesinlikle çevreye hiç bir zararlari yoktur. bu araçlar tamamiyle çevre dostu araçlardır.

    ancak boraksin sodyumborhidrata dönüştürülmesi ekonomik olamdigi için su anda borla çalışan arabalar ekonomik olmamaktadır. ilerleyen yıllarda bu sorun da aşılacaktır. 2011 yılında üretilen araba da devrim arabaları gibi sessiz sedasız unutuldu. geliştirilmeye devam ediliyor mu noluyor hiç bir bilgiye ulaşamadım.

    umarım bu konuda gerekli yatırımlar ve calismalari yapar ve bu önemli potansiyel degerlendirebiliriz
    ···
   tümünü göster