+8
RTE 1 yıl önceki darbe gibi herkesi sokağa çağırıyordu. Asker tek başına temizleyememişti. Bu sefer görüşüm ne olursa olsun gidecektim, ülkemi gavur döllerine vermezdim, hemen çıkıp şehitler köprüsünden geçip Edamla görüşecektim, ingilizler köprüden geçirmedi. Nasıl bir köprüyse her yıl birisi tutuyor. Mecburen geri döndüm, taksim meydanına gittim. arabamı çektim, meydanda beklemeye başladım. Savaş içine girmek üzere olsak bile gördüğüm manzara beni tekrardan mutlu etmişti. Milyonlarca kişi ordaydı, alevisi sünnisi, türkü kürdü, lazı çerkezi , sağcısı solcusu orada görmek çok güzeldi.
Herkes elinde bayraklarla oradaydı fakat aklıma bir şey takıldı. Biz savaştaydık abi. Meydanda durmamızın bir anlamı yoktu ki. Ne yapılır ki diye düşünüyordum, ona da bir cevap bulamıyordum. Ama orada durmak yerine savaşmamız gerektiğini hissediyordum. Atladım arabama, benzinine baktım, Tekirdağ'a yetecek kadar benzinim vardı. Hızlıca Tekirdağ'a doğru yol aldım.