“Türkiye’nin uzun süredir savunduğu ve hazırlık yaptığı bir harekat. Türkiye Cerablus ile Azez arasının güvenli bölge haline getirilmesini talep ediyordu. Yani IŞiD’in buradan çıkarılmasını ve yerine de YPG’nin sokulmamasını savunuyordu Türkiye. Bu bölgenin Suriye’den Türkiye’ye göç edenlerin yerleşebilecekleri bir yer haline getirilmesi de planlanıyordu. Güney sınırında sadece PKK - PYD’nin kontrol ettiği bir koridora engel olmakta hedeflerden bir tanesiyd. 

Operasyonun iki hafta yani 15 gün sürmesi öngörülüyor. Bu süre içinde IŞiD unsurlarının tümüyle Cerablus’tan çıkarılması ve Rakka’ya çekilmesi hedefleniyor.

Türkiye bu tezini özellikle ABD ile tartışıyordu ama ABD bu fikre yanaşmıyordu ve bu nedenle ilişkiler gerilmişti. Son politika değişikliğinin etkisi olarak değerlendirebiliriz. Türkiye’nin ABD’nin bu tutumuna karşılık Rusya - iran eksenine doğru kayması, ABD’nin tutumunu değiştirmiş olabilir. 

Türkiye karadan giriş yapmayacak diye biliyoruz ama kara atış unsurlarının atışlarıyla IŞiD’i güneye doğru sürmeye çalışacak ve boşalan yere de  Özgür Suriye Ordusu’nun girmesi hedefleniyor. Türkiye’nin desteklediği, ağırlıklı olarak Arapların olduğu bu unsur içerisinde Türkmenler de var."

"RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESiNDEN BU YANA BiR iLK OLUR"

ABD açısından da IŞiD’in Cerablus’tan çıkarılarak Rakka’ya doğru çekilmesi ve buraya yapılacak çok uluslu harekat ile IŞiD’in tamamen temizlenmesi hedefleniyor.

Yapılan bu harekatta koalisyon uçakları IŞiD’i havadan bombalıyor ve bu harekat içinde Türk jetleri de varsa, bu Rus uçağının düşürüldüğü 24 Kasım’dan bu yana Suriye hava sahası içinde ilk kez bir harekatta yer alınmış olacak. Bu da Türkiye ile Ruya’nın vardığı bir anlaşmayla ortaya çıkan yeni bir durum demektir. Böyle ise, Rakka’ya yönelik büyük operasyona da katılması mümkün olacaktır Türkiye’nin."