Eve gittim bizim tayfa okul çıkışı beni aradı. Bir mekanda buluştuk.

-Hayırdır olum yoksun okulda dedi kaan.
+Eylül'le uğraşıyorum dedim. Hemen daşşak geçmeye başladılar ooo yenge falan. Herşeyi anlattım bende susucakları yoktu amk.

-Yenge diyecekmiyiz dedi tarık
+Yok be olum kız çok güzel benim 5 katımı oynatır tek parmağıyla dedim üzgün bir sesle.
-Senin güzellik anlayışın fiziksel ise kızla bir gelecek umut etme dedi bartu. Haklıydı amk doğu söze ne denir.

Biraz daha oturduk havadan sudan sohbetimizi yapıp eve gittim. Düşünmeye başladım. "Acaba unutamadı mi, yoksa beni onu kıskandırmak için mi kullanacak" gibi felaket dolu bir sürü düşünce sonrasında telefonum titredi.

-iyi geceler yazmıştı Eylül. Daha demin düşündüğüm onca kötü şeyi tek mesajıyla yok etti.
+iyi geceler dedim bende.
-Nasılsın
+Nasıl bıraktıysan sen nasılsın
-Daha iyiyim çok borcum oldu sana nasıl odiyecem hepsini
+iyileşince elbet ödersin sen iyileşmeye bak
-Sen olmasaydın bu hastalıkla mücadele edemezdim çok saol dedi. Bana muhtaçmıydı lan yoksa?
+Önemi yok yarın kaçta gelmemi istersin?
-Okul saatinde gel bence
+O saatte kapındayım o zaman
-Yarın görüşürüz biraz yatıyım ben
+Görüşürüz dedim.

Başımı yastıkla kavuşturdum
Rüyalarımı ise Eylül'le..

Sabah uyandım saçımı başımı düzeltip durağa gittim. Otobüse binmeden önce bir sigara içtim. Eylül'ün yanında içemiyodum ve zordu sigarasızlık. Mesaj attım binalarının önüne gelince. Kapıyı açtı kapıda beni bekliyomuş günaydın dedi ve sarıldı. Belki dostça bir sarılmaydı ama aması yok amk karnımda kelebek değil kartal uçuyordu..