+33
-1
Sarılsam mı sarılmasam mı diye çok arada kaldım. Yanlış anlar diye korkuyodum. Beyler derin bir iç çekip kendisi sarıldı. O bana sarıldı ben onun yüreğine. 20 saniye kadar sarıldık ama zaman sanki o anı bekliyomuş gibi o kadar hızlı aktı ki 5 saniye gibi geldi.
-Kusura bakma sarıldığım için dedi. Ulan ne kusuru canıma minnet.
+Saçmalama banada iyi geldi dedim.
-Nasıl hayatlar var dimi dedi filmden bahsederek.
+Aynen çok zor yaşamlar var dedim.
-Ben bi elimi yüzümü yıkıyım elbiselere de bakarım dedi ve kalktı banyoya gitti.
Bende tabaklarımızı mutfağa zütürüp bulaşık makinesine koydum. 2 dakika sonra Eylül geldi yüzünü yıkamış ama göz yaşları dinmemiş gibiydi.
-Elbiseler çok az kurumuş kaç saatimiz var dedi.
+2 saat var okulun bitimine dedim.
-Bu gidişle kurumaz ben eve geçeyim dedi. Ulan bunu derken kafanı kaldır camdan bi bak nasıl yağmur var diye.
+Bu havada gitmemen gerekiyor dedim.
-Şemsiye verirsen sorun olmaz bence dedi. Istediğin şemsiye olsun ben kendimi siper ederim yağmur damlalarına karşı demek gelse de içimden.
+Sen bilirsin diyebildim yalnızca.
Elbiselerini yarı ıslak halde giydi ve o yağmurda çıktı gitti. Sen neden gitmedim diye kızmayın bana amk çok ısrar ettiysem de yok dedi. O gün sevdiğim kızı hasta olacağını bilerek dışarı yolladım..