+1
evet beyler bu hikaye inci sözlüğün efsane hikayelerindendir
Liseyi yeni bitirmiştim. öss'den de yanlış tercih ayağına bi tak tutturamayınca bize mecburen sarıyer oto sanayii'nin yolu gözükmüştü yine. hem çalışıp babama yardım edecektim hem de dersane paramı kendim kazanacaktım. ilk günler bayağı sıkıcı geçiyordu. ne ortamdaki muhabbete alışabilmiştim ne de elimden bi tak geliyordu. sanki cam kilit dükkanının çırağı değil de kahvecinin çırağıydım amk. paso çay taşıyodum başka da bi taka yaramıyodum. sonra yavaş yavaş milletle tanışmaya kaynaşmaya başladık. karşı dukkanın(motorcu) çırağı kamil, çapraz dukkanın(motorcu)çırağı hakan, yan dukkanın çırağı(güven) hiç durmadan geyik çeviriyoduk amk. zaman güzel geçmeye başlamıştı. elim de yavaş yavaş işe alıştığından kendimi bi taka yarar hissediyodum. bu da beni mutlu ediyodu. artık çaycının değil hafiften hafiften kilitçinin çırağı oluyodum.
sanayideki çocukların hepsinin bi derdi vardı amk. çoğu da kızlardan pas alamama mevzulaerıydı. onlar anlattıkça ben dinlerdim. benim o zamanlara kadar öyle gönül derdim olmamıştı pek. hakan'ın hoşlandığı bi kız vardı ama pek yuz vermiyodu ama umut vardı. kamil'in ise derdi çok daha umutsuzdu. tahmin edersinizki kızlar pek biz sanayiide çalışan cocuklara pas vermiyordu.
bi de uğur vardı mahalleden. kardeş gibi buyumuştuk. hani bu meşhur mezhep farkı vardır ya bize pek uğramamıştı. çok da gibimizde değildi yani. uğur alevi idi ben ise sunni. bu pek tabii ki bizim aramızda sorun olmuyordu anlayacağınız. kendilerinden gördüğüm en extreme davranış kömbe diye hamur işi börek gibi bişeydi. patatesli falan. bu kadar guzel bişeyi nasıl daha önce yemedim diye şaşırmıştım o zamanlar. onun dışında pek birbirimizi şaşırtmamıştık o zamanlar.
bundan sonrasını uzun uzun atcam beyler 1 kişi olsa yeterli