hande kader

elektriklispuruge kardeşim, sen cevap vermedin, ben sana bir cevap vereyim. "siz" derken kimi kastettin bilmiyorum, ben fikrimi söyledim. her neyse şimdi burada ben de sana küfrün dik alasını ederim, ama ne senin demenle ben köpek olurum, ne de benim dememle senin ailene bir şey olur. o yüzden küfre gerek görmüyorum.

yakılarak öldürülen bir insan adına ses vermekle gezi'ye sahip çıkmak arasında bir bağlantı kurulması fikri sana ait değil, bu malum. öyleyse, burada mesele "farklılıkları" kendince bir hizaya çekip küfretmekse bir iki kelam edelim.

eğer farklı olmamak ya da normal olmak ihale peşinde koşanların, cumhuriyet rejiminin sembollerini ortadan kaldırmak ya da dönüştürmek isteyenlerin, memleketi parsel parsel satanların bal çanağındaki sinek olmaksa normal olmak üzerine bir kez daha düşünelim.

gündüz yolda görülüp alay edilen ya da küfredilen, delikanlı pozlarıyla ürkütülmeye çalışılan travestiyle gece otel odasında perdeleri çekerek ilişkiye girmek, çoğu kez de bu ilişkide pasif olmayı istemek, sonra eve, çoluğun çocuğun yanına dönüldüğünde aynı insanlar hakkında "düzen bozucu muallakler bunlar" diye tiratlar atmak normal olmaksa, normallik üzerine bir daha düşünelim. (travestilere bir sorun bakalım, müşterileri daha ziyade aktif ilişki mi istiyor, pasif ilişki mi. sorun sorun, çekinmeyin.)

egemen heterociksist tahakkümün fıtratıdır bu, biraz sorgulandı mı sesi yükselir, başka sesleri bastırmaya çalışır, gerçekleri görmek istemez. biz gerçeği hak edecek kadar güzel bir nesiliz. bu neslin yeni, sınır tanımaz bir ruhu var. karanlığa teslim olmayacak bir ruhu var.

bu yüzden bir insanın yakılmasına ses yükselttiğimizde küfür yiyebileceğimiz bir karanlığı gerçekten hak etmiyoruz.