-
126.
+5Uykumun en tatlı yerinde, bodrumun kapısı tıkladı, birkaç kere. Saat kaç idi ve gelen kimdi bilmiyordum. Uyandım, ama kapıyı açmadım, yorganı çektim kafama ve tekrar uyumak istiyordum. Fakat birkaç dakika sonra kapı tekrar tıkladı, her kimse açmam için ısrar ediyordu. Sinirle kalktım saate baktım, saat 03:10'u gösteriyordu. Kapıyı açtım. Zeynep ve Fidan pijamaları ve hırkalarıyla dikiliyordu karşımda. Suratları asıktı. Zeynep, "Fidan seninle konuşacakmış!" dedi. Zeynep kapının ağzında gözcü kaldı, Fidan içeri girdi.
Fidan'la geçtik yatağıma oturduk. Ben daha birşey demeden, Fidan, "Akşam düğün evinde Nurcan'ın havasından geçilmiyordu. Ana kız, herkese sizin evleneceğinizi anlatıyorlardı! O huuryla evlenecekmisin? Doğru mu bu?" dedi. Nurcan'a huur demesi canımı sıkmıştı, "Gecenin bu saatinde bunu sormak için mi geldin?" dedim sinirle. "Yok, sizin öğlen işiniz varmış, biz de öğlen dönüyoruz, seni birdaha göremem diye vedalaşmaya geldim... " dedi. Gözlerime arzulu bir şekilde bakıyordu. Fidan istediğini söylesin, aslında benimle sevişmeye gelmişti, bu okunuyordu gözlerinden.
Hemen dudaklarına yumuldum. Ateşlice öpüşmeye başladık. Öpüşürken de soyunuyorduk. Çabucak çırılçıplak olduk ikimiz de. Yatırıp göğüslerini okşadım, öptüm, yaladım, morartırcasına emdim, uçlarını ısırdım. dıbına geçtim, dıbının dudaklarını, klitorisini öptüm, yaladım, emdim. Dilimi dıbına sokup, dilimle gibtim. Fidan inliyor ve kıvranıyordu, amı vıcık vıcık olmuştu. Beni omuzlarımdan tutup yukarı çekiyor, "Hadi içime gir, gib beni!" diye fısıldıyordu. Yavaşça yukarı kayıp Fidan'ın üzerine uzandım, yarağımın başı dıbının ıslak dudakları arasında geziniyordu. Bazen dıbının girişine dayanıyordu, ama sokmuyordum. Fırçalıyordum sadece. Fidan kulağıma sürekli, "Gir içime, hadi sok, gib beni!" diye fısıldıyordu.
başlık yok! burası bom boş!