-
151.
+26 -1Akon önümüzde, biz 6 kişi arkasında avluya çıktık. Etrafımızı dikkatlice izliyorduk. Bu yer daha önce karşılaşmadığımız yerlerden çok farklıydı. Hem içerisi çok genişti hem de çok dardı, hem çok ferahtı hem çok kasvetliydi. insanı her an tetikte olmasına sebebiyet veren bir havası vardı.
Avluda çok bina olmadığından ahırın yanındaki binaya doğru yürümeye başladık. Burası da tahmin ettiğimiz gibi yemek hane ve depo binasıydı. Bu bina kaldığımız ana koğuştan farklı olarak tahtadan yapılmış tek katlı bir binaydı. Penceresi çok olan, geceleri dışarıdan bakıldığında ışıl ışıl yanan, çatısı ve saçaklarıyla tipik bir Osmanlı-Türk evini andırıyordu.
içeri girdiğimizde enfes yemek kokularıyla burnum bayram etmişti. Epey bir sürenin verdiği açlıkla da ağzım sulanmıştı. Türk yemeklerini o günden beri de hep sevmiştim. içerisi geniş bir salondan oluşuyordu. Salonun içerisinde ahşap dikmeler vardı. Ortada bir boşluk vardı. Boşluk çevresinde de bir asma kat yerleştirilmişti. Boşluğun merkezine büyük uzunca bir masa ve çevresinde de ondan daha küçük masalar ve sandalyeler koyulmuştu. Aydınlatma için şamdanlarda büyük mumlar yerleştirilmiş arada pencereden esen rüzgarlarla alevler içeride dans ediyor ve ortama gizemli bir hava katıyordu.
Büyük masanın başında Acemi Ocağı'nın başı Halid Ağa, sağında ve solunda daha önce görmediğim, giyimlerinden rütbeli olduğum, iki asker ve onlarında yanlarında daha önce kafilede gördüğüm rütbesiz askerler vardı. Askerlerin oturma düzenin bittiği yerde tam bizim sayımızda boş sandalye ayrılmıştı. Geri kalan boş yerlere de bizden büyük oldukları anlaşılan gençler oturuyordu.
Halid Ağa beni gördü. Fakat Akon'un önümüzde olduğunu fark edince ona yönelip " Acemi sübyanlar için bu gece ziyafetimiz var. Sizlere bir karşılama yapmak istiyoruz. Geçin, oturun." dedi. Akon'da diğerlerine ve bana el kol hareketiyle boş yerlere geçmemizi işaret etti. Herkes yerine oturmuştu. Bir kaç gelen gencinde yerini almasıyla, görevli olduğu halinden belli olan bir asker tarafından bu zamana kadar ilk defa duyduğum bir dilde dua edilerek yemeye başlanmıştı.
başlık yok! burası bom boş!