+4
Olay ben 16-17 yaşlarımdayken yaşanmış gerçek olaydır pampalar. Çok uzatmadan konuya gireyim.
Deli çağımız o zamanlar. Fişşek gibi sağda solda ömrümü daha hızlı nasıl kısaltabilirim'in cevabını aradığım dönemler. Aslında o kadar sık mallık yaptığım söylenemez ama işler sürekli taka sarıyordu o zamanlar. Malmıydım neydim cidden şimdi baktığımda çözemiyorum. Neyse. Lisede bi kız vardı ama görseniz amk. Kıza aşık olmadım. Resmen zütüne aşık oldum kızın. Abartısız ama çok güzel bi kasesi vardı hatunun. Biz tahta sırada otururken bu silikon sırada oturuyodu sanki. Kantinde bir iki kestim kızı ama kız pek oralı olmadı. Aslında oralı olması için bir sebepte yoktu. O tiple nasıl bugünlere geldim şaşırıyorum. Her neyse. Kızı takip edip sınıfı buldum. Kız son sınıftı. Erkek arkadaşı var mıdır yok mudur diye her tenefüs fırlayıp kızı gözetlemeye başladım. Bu kız için dayak falan yemek istemiyordum. Sevsem değerdi ama ne yalan söyleyeyim onu sevmemi sağlayan şey kendisi değil zütüydü. O yüzden gerek yok. 2-3 gün ortada bi engel görünmedi. Kız neredeyse hiç sınıftan çıkmıyor. Dedim bu iş olur. 3. günün sonunda kızı çıkışta yakaladım. Birlikte tramvaya bindik ama tek bir cümle etmedim kız saf saf eve doğru gitti. Takip ettim bende. Kıza zütün çok güzel diyemem tabi. Salak gibi evine kadar izledim. Sonraki gün hayatımda ilk defa okula 1,5 saat erken gittim. Kapıda kuytuda sigara içip kızın gelmesini bekliyorum. Kızı gördüm kalçasıyla birlikte geliyordu. Okulun ilk giriş kapısı tek kişilik küçük bir kapı, bahçeye açılıyor. O girdiği sırada bende bodoslama hayvan gibi girmeye çalıştım. Orantısız güç kullandım evet ama her şey o güzel züt içindi. Kız yere kapaklandı. Düştüğü anda içim bi cız etmedi değil. Ya kaseyi kırsa. Ben ne yapardım. Hafif özür dileme mimiğiyle şaşırma ifadesi takınıp kıza yardım ettim. Kız yere düşerken bile ses çıkartmadı ve o an bu kızda bir şeyler hissettim. züt dışında bir kalbinin olduğunu ilk o zaman gördüm. Çantası düşerken kapının süs demirlerine takılmış olmalı, kopmuş tek tarafı hâla kolundaydı. Kızı kaldırdım binbir özür diledim. Yok önemli değil dedi. Ki bu da sesini ilk duyuşum oldu. Ben özür dileye dileye sınıfa kadar peşinden gittim. Çantanı bana ver öğlen hemen okuldan kaçıp diktirip geleyim dedim. Hiçbirini kabul etmedi. Ürkek ceylan gibiydi amk ya şu an bile gözleri gözlerimin önünde.