Ulan eve geldim sıfata bir baktım ki benden çöp bile olmaz amk, huurnun evladı nasıl vurduysa kan almış bildiğin benden. Neyse geçtik evdeyiz, babam dolaptan koydu rakıyı, getirdi sazını, başladı söylemeye tekrardan. Ulan babam dedim bak gene aklıma geldi, çok iyi adamdı rahmetli, çok yanık bir sesi vardı, şiirleri olsun, Ben gene bir sigara yakayım bari aq, ulan bir babam vardı beni hayata bağlayan bir de inci. Neyse beyler babam söylüyor ben de bir yandan onu dinliyorum, yaktık sigaraları, o gece inanır mısınız hiç konuşmadık. Hiç hem de, babam söyledi ben dinledim. Sanki sabah başımıza gelecek kötü şeyleri biliyormuş gibi. Saat sekizde ayaktaydım ben, garip bir alışkanlık olmuş işte bana da bu. Sekiz dedin mi ben ayakta oluyorum birden. Sabah kahvaltısını hazırladım. Ayşe Ablayı ve Elifi de davet ettim. Kahvaltı yaparken elif biraz huzursuz gibiydi. Sorunca cevap vermedi ama üsteleyince birden patlayıverdi. Biz teyzemle biraz tatil yapıcaz, yalnız başımıza dedi. Problem etmedim açıkçası çünkü bana da sözü vardı benim de ona tatil sözüm vardı, nereden bilebilirdim ki o tatilin bana bir ömür ile sonuçlanacağını...