+1
+Sen enayi misin be oğlum? Neden inanıyorsun kimsenin inanmadığı şeylere?
- Neresinden girmiş erkeğin içine?
Kahvedekiler kahkahalarla güldüler, bazılarının gözlerinden yaş aktı.
incindim.. Alıngan birisiyim ben!
KAHVENiN KAPI ÖNÜ
Hava serindi, bu iyi geldi. Kahkahaların didik didik ettiği yüzümün hücreleri soğukta gerildi, eski şeklini aldı.
Ellerimi ceplerime soktum, eve doğru yürümeye koyuldum.
Beni evde bekleyen genç bir karım var; heyecanlı, hayat dolu, araştıran ve bana aşık güzel bir kadın. Onu seviyorum. Fakat sık sık ona yetmediğimi, egomun çok fazla gelişmiş olduğunu düşünüyorum. Belki de ben, yalnız yaşaması zorunlu bencillerdenim. Yalnızlığımın üretici yanını bile bile de, gidip fıstık gibi bir kızla evlendim. Ne bileyim, birlikte olabilmemizin sanki tek pratik yolu buydu ya da bana öyle göründü o sıralar.
ilk başlarda, yani durun bakayım, hımm, evet beş yıl kadar önce, ben yirmi altı, karım yirmi iki yaşındayken her şey tam bir oyun keyfinde ve gırgırındaydı. Şimdi? Şimdi, sıradanlıktan böyle çok tiksinirken, nasıl olup da kolaycacık sıradanlığın konforlu tembelliğini seçtim diye kendimi sevmiyorum.
insan kendini sevmeden başkasını da sevemez ki...