/i/Siyaset

Saygı Çerçevesinde Özgür Siyaset Platformu
  1. 1.
    +1
    Sırada Ne Var?

    Beyaz Saray’ın kıtalararası operasyonları bölge insanlarının canını sıkarken,
    ve ortadoğuda "El'mevtu li Emrike!", "Merg ber Amrika!" ve "Amerika'ya Ölüm!" sloganları yankılanırken,
    ve çekinirken Beyaz Saray, Orta Doğuda yeni bir bataklığa saplanmaktan,
    Türkiye’den bu saraya yoldaşlık edecek bir eşbaşkan peydah oldu.

    ABD askerlerini Irak’a incirlik üzerinden göndermeye gönüllü oldu,
    "Bu kahraman ABD askerlerine dua ediyorum" diye pohpohladı onları,
    Mehmetçiği de emrine verdi başlarına çorap ve çuval ördürerek.

    Önce demokrasi bombaları yağdı Ortadoğu’ya, sonra özgürlük geçti üzerlerinden tanklarla. [1]

    Sordu çocuklar: "Savaşta ne yaptın baba?"
    "Seyirci kaldık" dedi siyasetçiler…
    "Silah sattık" dedi tüccarlar…
    "Kâr ettik" dedi borsacılar"…

    Kiminin hafızasında emziğiyle ölmüş bir Iraklı bebeğin fotoğrafı kaldı,
    kiminin hafızasında kızlarının başucunda ağıt yakan analar;
    başlarına geçirilmiş poşetlerle oğullarına sarılan esirler;
    bir petrol davasında yok yere canına kıyılmış siviller, harap edilmiş şehirler… [2]

    Beyaz Saray’a sorsanız, demokrasinin bilançosu tüm bunlar.

    Duruldu mu peki kanlar Saddam'dan sonra Irak'ta?
    Katar, Suud, Bahreyn.. gibi körfezin hainleri vahşi yamyamlarını, hükümlülerini sürdü meydana..

    Malum şahıs ise, Beyaz Saray’ın temsilciliğini açtı Ankara’da.
    Ak/Beyaz Saray ismi gerçek kıblesini ifşa ettiğinden "Külliye" dedi buna sonra.
    Doldurdu vatanı Amerikan üsleriyle, NATO füzeleriyle..
    Ve eğitip-donattı ılımlı muhalifleri CIA ve MiT askeri üslerde..

    Özerk Devlet diyen Barzani'nin bölücü peşmerge terör örgütlerini eğitip destekledi Mehmetçik vasıtası ile Irak’ta,
    şehit ailelerine pişkin pişkin sırıtarak…

    Suriye’yi ise doldurdu ılmlı ÖSO teröristleriyle,
    "birlikte Emevi Camiisinde namaz kılacağız" denerek.

    Türkiye ve Körfez Rejimlerinin tüm bu ihanetleri..
    Lübnan, Filistin, Suriye, Irak, Yemen ve iran gibi savaşa, kana mahkûm edilmiş Ortadoğu ülkelerini
    kara kaderlerine gömmek içindi.

    Ama dayanamazdı bu ihanete Anadolu insanı..
    "israil'e muhtacız" diye açıklamalarla aşikar edilen anlaşmaları da görünce..

    "One Minute" tiyatrosu kesmezdi artık.. Kanlı bir tiyatro gerekti..
    Ve son kozunu oynadı Süfyani..
    Ergenekon, Balyoz yetmemiş gibi bir de "Darbe" gerçekleştirildi.
    Sabaha dek bombalar yağdı şehirlere, Ankara döndü Bağdat’a, Şam’a…

    Tiyatro oynadı Süfyani, mazlum rolüne bürünüp zulmünü devam ettirebilmek için..
    Silahların gerçek olduğu sahnelerde ise, tiyatrocular çekildi kenara, seyirciler çağrıldı sahneye..
    Bilal'ler değil, asker-polis ve siviller sürüldü meydana "usta"ca..
    Ve mübarek kanlar aktı sokaklarda, cem oldu..

    Ve kan ile kandırılanların desteği alındı tiyatro sonundaki selamlamayla..
    Ve ülkedeki her türlü rejim muhalifini susturdu, defalarca mazlum kılığına giren istibdad,
    ergenekoncu ve "darbe"cilerle paralel (aynı yönde) hareket ederek..

    Sonrasında demokrasi nöbeti tutuldu, islam çeşnili sloganlarla…
    Demokrasi getirildi dendi asılda aile şirketi olan ülkeye..

    Peki sırada ne vardı?
    Tabi ki "demokrasi ihracı".

    Tıpkı Beyaz Sarayın eskiden yaptığı demokrasi havariliği görevini bu defa Yeni Türkiye ifa edecekti.

    ithal edilen ılımlı teröristlerce, 11 Eylül fonksiyonu görecek
    sayısız canlı bomba vakaları gerçekleştirilmişti ne de olsa ülkede,
    Dört adam gönderip 8 füze attırmaya gerek kalmadan oluşturuldu bahane ve kamuoyu:
    Mecliste ve imralı'da teröristleri besleyen yetkililerin,
    sözde teröre karşı yurt dışındaki verecekleri savaşlar için..

    Ne dersiniz? BOP eşbaşkanı ve hükümetinin, hiç aykırı hareket etmediği ABD'nin [3] direktifleri ile
    komşu ülkelere, Beyaz Saray ndıbına, hava bombardımanı ile demokrasi zütürmeye çalışması sizce de yakın görünmüyor mu?
    Erdoğan'ın, Türkiye’de "bozulan" oyundan sonra sıra Suriye, Irak ve Libya’da, demesi sizce başka bir şeye mi işaret ediyor?

    Zaten, hükümetin daha önceden hazırlanmış kara listelerdeki müstakbel muarızları;
    askeriye, ordu, yargı, memurluktan atılmışken..
    Ve kalan herkes düzenin yağında erimiş, "fenâ fi'l demokrasiyye" olmuşken..
    Ülkede kimse itiraz edebilir mi Ak Sarayın islam dünyasına karşı yapacağı gelecekteki ihanet ve işgallerine?

    Tebrikler efendim, bu sükûnetiniz ile Büyük Ortadoğu Projesi’nin yıldızı "Yeni Türkiye"nin uslu bir vatandaşı oldunuz!

    Suriye, Irak, Lübnan ve Yemen gibi iran merkezli eksendeki üçüncü dünya devletlerine,
    körfezin vahşi KRALLIKLARı ile el ele vererek "demokrasi" zütürünüz şimdi..

    Yalnız, efendilerinizin saplanıp zor kurtuldukları bu bataklıklar,
    size mezar olur, bilesiniz. [4]

    Kardeşinizden sadece bir uyarı: Bırakın, Süfyani ve ekibi, yazdıkları senaryoların kanlı sahnelerini de kendileri oynasın.
    Bilallerin dünyasını imar etmek için kendi ahiretinizi feda etmeyin.

    Zira: "insanların en kötüsü ahiretini dünyasına satan kimsedir;
    bundan daha kötü olan da, ahiretini diğerlerinin dünyasına satandır." Hadis-i Şerif [5]

    Mustafa ince

    Dipnotlar:

    [1] "Merhamet Hür Dünyaya Bu Kadar Mı Iraktı?" şiirinden iktibas.
    [2] "Savaşta Ne Yaptın Baba?", Can Dündar.
    [3] Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: Türkiye’deki ABD karşıtlığından memnun değiliz.
    [4] "Biz ise, yeryüzünde yalın ayak bırakılanlara lütufta bulunmak, onları önderler yapmak ve yeryüzüne varisler kılmak istiyoruz."
    Kasas Suresi, 5. ayetteki bu va'de binaen bu üçüncü dünya ülkelerinin,
    dünya müstekbirleri ve onların petro-dolarlı saray erbabı işbirlikçilerine karşı
    zaferler kazanıp arzın önderleri ve varisleri olması beklenir.
    [5] Bihar'ul- Envar, c. 77, s. 46.
    ···
   tümünü göster