+227
-3
Evde öykü ile biraz oturduktan sonra, ona yaptığım süprizi ona göstermek için ona biraz salonda otur ben bir lavaboya gidip geliyorum dedim. Ona kendi elimle çikolatalı pasta yapıp üstüne de Öykü yazmıştım. 2 başarısız denemem olmuş birinde yakmıştım, diğerinde de tadı güzeldi ama görüntü bakımından güzel olmamıştı. Birini attım diğeri dolapta babam yer diye duruyordu. Doğum günü değildi ama içimden gelmişti. Daha sonra odama pastayı zütürüp, Öykü'yü odama sanki kötü bir şey olmuş gibi çağırdım. Odama kalpli balonlar bırakmıştım. Koşarak odama geldi ve kapıyı açtı. Odaya bir baktıktan sonra koşarak yanıma geldi. Bana sarılıp ağlamaya başladı. Ben de ona sarıldım. Kokusunu içime çektim. Yine o en sevdiğim parfümü sıkmıştı. "Çok teşekkür ederim bulldoser, çok iyi birisin sen" dedi ağlayarak. Biraz daha öyle durduk. Sonra elimle gözlerindeki yaşları sildim. Daha sonra ise pastayı kesti. Ben diyetten dolayı fazla yemedim. O günü babam gelene kadar öyle geçirdik. Birlikte müzik falan dinledik. Daha sonra ise babam gelmeden hemen önce gitti. Gitmeden önce son bir kez daha bana sarılıp teşekkür etti. O yüzündeki gülümseme için uğraştığıma sonuna kadar değmişti.