+5
5 Ocak ^ saat: 16 ^ Yürüyüş Yolu
Ben ve diğerleriyle beraber dersten çıkmış yürüyorduk. Güneş bize bugün az da olsa yüzünü göstermeyi ihmal etmemişti. Orta bahçede Esra ile olan konuşmamız benim aklımdakileri başka boyutlara taşımıştı. Betülün elimi biraz sıkması beni kendime getirdi.
- neyin var?
+ yok bir şey.
- kendinde değilsin.
+ Yok bir şey dedim ya.
Betül cevap vermedi. Yürümeye devam ediyorduk. Diğerleri konuşmuyorlardı. Neslihan kağıdın ona geldiği günden beri tedirgin ve biraz da olsa agresif bir hal almıştı. Bir yandan acıyordum kendisine.
Çarşıya geldiğimizde zaman ilerlemişti biraz. Akşam hazırlığındaydı gök. Güneş gülen yüzünü saklamaya başlamıştı.
Emrah: Limon cafeye mi gitsek?
Elif: iyi olur aslında. Okey oynarız hem
- Olur hadi gidelim.
Elif: Ben Mançoylayım ona göre.
Betül kıskanç bakışlar altında elimi daha bir sıkı tutmaya başladı. Sanki bıraksa kaçacaktım. Elifin bu söylemi onu nasıl kızdırdıysa artık, burnundan soluyordu.