Hazırlıklarımızı yaptık, uçağa binmeye 1 saat kala bir yağmur yağdı beyler inanamazsınız. Araba arıza yaptı, yolun kenarına park etmek zorunda kaldık, sabahın 6sında taksi bul falan baya zorlandık anlayacağınız. Dedim bu kötü bir işaret olabilir mi? Neyse uçağa bindim, bundan sonra artık 4 ay boyunca tek kalacaktım, ürkmedim de değil hani.

Uçak indi, gümrükten geçtim, garip garip sorular, evraklar, bavul vs. vs. derken transfer arabama bir şekilde ulaştıktan sonra eve kadar sağ bir şekilde gelebildim.

Bungalow dedikleri müstakil bir evde kalıyordum, çük kadar da odam vardı aq. Aile saf ingiliz bir aileydi. Anne de aşçıymış, hiç yemediğim yemekleri yiyecektim beyleeer.

Ertesi gün oldu, ingiltere'de trafik bize göre ters olduğundan ilk salaklığımı karşıdan karşıya geçerken yapmıştım. Allahtan bi sıkıntı olmadı. Küçük bi farkla yırttım. Kursa bir şekilde ulaştım, insanlarla tanıştım, okulu çevreyi falan gezdirdiler. ilk kez bi Kolombiyalıyla o akşam yiyişecektim. Latine gidin abi, gidin! Latin kıvraktır, latin hızlıdır. Yakalarsanız hiç affetmeyin.