-
26.
+1Herkes onun peşinden sınıftan çıktığı için bende peşlerine takıldım. Bir üst kata çıkıp bir başka sınıfa girdik. Sınıftaki bütün sıraların üzerinde harita vardı. En büyük harita, birleştirilmiş üç sıranın üzerinde seriliydi. Herkes gibi bende o haritaya yaklaştım. Bunun büyük bir Ankara haritası olduğunu kısa sürede anladım ancak üzerindeki kırmızı, yeşil, sarı ve siyah noktalara anlam verememiştim. Hemen sağ tarafımda duran Atlas,
"Kırmızı noktalar zombilerin çok yoğun oldukları bölgeler. Yeşiller, daha önce kurtardığımız insanların olduğu yerler. Sarılar, daha önce araştırma yaptığımız ancak ne zombi ne de insan bulunan yerler. Siyahlar ise, daha önce hiç girmediğimiz yerler." dedi. O sırada Arhan, beni buldukları yerde olan kırmızı ve siyah noktalardan siyah olanı çıkartıp yerine yeşil bir nokta yapıştırdı.
Kaşlarımı çatarak haritayı daha dikkatli bir biçimde incelemeye başladım. Sarılar şehir dışına doğru yayılıyordu. ODTÜ'nün çevresindeki alanlar yer yer sarı, yer yer kırmızıydı. Şehir merkezine doğru kırmızılar çok artıyordu ama aynı zamanda oralar da yeşiller de fazlaydı. Haritayı üç dakika boyunca sessiz bir biçimde inceledikten sonra bacaklarımın titremesine neden olan bir şey fark ettim. Yeşiller ve kırmızılar genellikle bir aradaydı. Sonunda alacağım cevaptan korkarak
"Zombiler, insanların nerede olduklarını biliyorlar mı?" dedim. Arhan,
"Zombiler düşünemez bunu biliyorsun değil mi?" dedi.
"Hadi ya! Bende iki yıldır bunu fark edememiştim zaten! Ne demek istediğimi pekala anladın işte. Kırmızılar ve yeşiller çoğunlukla bir arada." dedim sinirle.
Cenk ve Atlas benim bu çıkışım üzerine çaktırmadan güldüler. Arhan ise ifadesiz duruyordu.
başlık yok! burası bom boş!