+91
Bıraktık bir süre sonra öpüşmeyi, her ne kadar doyamasamda.. çekti kendini Hazal, yüzü kıpkırmızı olmuştu.. ama gülümsüyordu.. gözleri yere doğru bakıyordu.. çenesinden kaldırdım hafifçe, gözlerimiz buluştu..
"çok güzeldi.." diyebildim sadece.. aslında bir soru mahiyetindeydi bu..
"hı hı" dedi masumca. Utanıyordu halâ. Çektim kendime, sımsıkı sarıldım,
"çok seviyorum seni be kızım.." dedim. Sarıldı o da.
Koltuğa oturduk, müziği kapatmadık.. bizim şarkımız olmuştu o.. belli ki gecenin sonuna kadar çalmaya devam edecekti.. Hazal hala bakamıyordu gözlerime.. utanıyordu, ya da pişmandı.. elimi yanağına koydum,
"Hazal? pişman mısın? sen böyle durunca ben kötü hissediyorum kendimi.." dedim.
Kaldırdı gözlerini.. pembe dudaklarından bir öpücük daha bıraktı dudaklarıma.. çekti gülümseyerek kendini,
"pişman mıyım sence?" dedi sırıtarak.
"değilsin" dedim.
Ellerini ensemde birleştirdi,
"biz evlenir miyiz Teleri? bir gün?" diye sordu..
O an bir şey farketmiştim.. 1 saat önce, "erken bunları düşünmek için" diyen sevgilim, şimdi o konulara girmişti.. farketmiştim..