+71
Aslında tam anlamıyla güvenip, inanmam lazımdı Hazal'a. Masaya koydum elimi,
"Hazal.. bir şey sorucam.. biliyorsun çok mutluyum.. o geceden beri.."
Pür dikkat dinliyordu.. gülümsedi, başını salladı hafifçe..
"ama düşünceler çok zorluyor beni.. aşık olduğundan emin misin? eğer aşık değils.." tamamlayamadan,
"sus" dedi.
Uzandı masaya, elimi tuttu.. gözlerime baktı,
"anlıyorum seni.. gerçekten.. çok uğraştın, çok katlandın bana.. ama hiç bir şey konusunda bu kadar emin olmamıştım.. aşığım tabi ki sana, seni seviyorum sevgilim.." dedi, sonlara doğru gülümsemesi artarak.
Rahatlamıştım sonunda.. o da seviyordu beni..
Yaz tatili de gelmişti sonunda.. Hazal'ın valizini kapıp otogara gittik.. otobüsün kalkmasına 5-10 dakika vardı, valizi bagaja attım, yanına gittim,
"ayrılık vakti" dedim gülerek. içten içe üzülüyordum ama Hazal'ın daha fazla üzülmesini istemiyordum..
ya da istiyordum.. vedalaşırken üzülmesini istiyordum..