+125
-1
in de inemiyorsun işte o kadar kolay..(sohbet lan!)
Güldük, sohbet, tanışma daha da ilerlemeye başladı, bir iki saat konuştuk sanırım, ama soru sormaya bile hafiften çekiniyordum, "yanlış bir şey sorupta utandırırım ya da kızdırırım yanlışlıkla" diye.
Kahvesine gitti gözüm,
"sanırım kahve içmeyi çok seviyorsun, kaçıncı bu" dedim gülümseyerek. O da gülümseyerek,
"aynen biraz fazla seviyor olabilirim, 3.galiba bu (:" dedi tatlı bir şekilde.
işe bak.. Teleri aşık olmuştu ve aşık olduğu kızla gayet samimi sohbet ediyordu.. vaov..
Biraz daha sohbet edip kalktık, arkadaş olmuştuk sanırım masadan kalkmadan, öyle ümit ediyorum. Çıktık kafeden, bir fırsat kollayıp Hazal'ımı yurduna bırakmalıydım.. evet Hazal'ımı.. Hazal'ım olmuştu artık benim için..O fırsatı da yardımsever meleğim oluşturdu yine..
"Fatih yemeğe zütürsene aşkım, baş başa" dedi gülümseyerek. Fatih de,
"bu saatte mi bitanem?" dedi,
amk senin Fatih anlamadın dimi..? pff..