-
2826.
+131 -2Azad'ın odasına doğru çıkarken yerde bazı ayak izleri gördüm... Hatta birden çok ayak izi vardı. Ağır ağır merdivenleri çıktım.Tümünü Göster
"Azad" diye sesleniyordum , ses yoktu...
Ve sonunda Azad'ın odasının kapısının önüne gelmiştim... Kapıda tırnak izleri , çamur ve kan izleri vardı.
Ağır ağır kapıyı açtım... Azad elleri bir halatla arkadan bağlı bir şekilde yatıyordu. Kafasından kanlar akıyordu , şakaklarından içeriye bıçak darbeleri ile oyuklar açılmıştı...
Hayatımda çok kez ölü gördüm , yıkadım ama bu kadar taze bir ceset ilk defa görüyordum...
Azad ölmüştü...
Ağzı yüzü yara bere içindeydi , acımasızca katledilmişti... Polisi aramak istedim , arayamazdım.Bu bir şekilde benim üstüme kalabilirdi.
Odadan çıktım , nereye gideceğimi bilmiyordum...
Azad benim o köyde kardeşim gibiydi , bana kendisini bir kardeş gibi hissetirmişti ve ağlamadan duramıyordum.
Tekrar Azad'ın yanına çıktığımda üst katta bir mektup gördüm.. Acele ile yazıldığı çok belliydi ancak Azad'ın yazısı olduğunu anladım.
Çünkü kitaplarını karıştırırken bir defterde onun el yazısını da görmüştüm...
Mektupta ;
"Oktay kaç bu köyden , eğer hala hayatta isen kaç bu köyden... Benim katilim ne Havis ne Efhas ne de Hoca olacak... Onlar seni korumak için önünde duracaklar sakın ha eve gelme hatta bu mektubu okuma...
Benim katilim bu köyün insanları... Beni onlar öldürüyor." yazıyordu...
Azad köydeki yerliler tarafından öldürülmüştü... Köye doğru koşmaya başladım.
Köyde kimse yoktu , hiç kimse... Herkes gitmişti... Azad'ı öldürüp köyü terk etmişlerdi...
O gün köyde kamera gördüklerinde tepki göstermelerinin sebebi köyün adının basında çıkabilme ihtimaliydi , olaydan sonra öğrendik ki hepsi Azad'ı öldürmeden 2 ay önce evlerini , bağlarını ve bahçelerini satmıştı...
Köyde en ufak bir insan belirtisi dahi yoktu... Üç Gölge Köyü terk edilmişti...
Onlar Azad'ı öldürüp bu lanetten kurtulmak istiyorlardı ve başarılı da olmuşlardı...
Üç Gölge Köyünün adı da Havis , Efhas ve Hoca'dan geliyordu... Halbu ki o kadar netti ki her şey...
Dere kenarında beni eve göndermemelerinin sebebi de oydu... Azad ölmüş olsa bile benim bedenimde Zahize'yi canlandırabileceklerdi...
Polise , sağa sola hiç bir yere haber vermeden eve gittim...
Ev kapısının önüde bu sefer üç küçük çocuk vardı... Bembeyaz elbiseler giyip ağlıyorlardı...
Onlar Havis , Efhas ve Hocanın suretindeki çocuklardı... Kafalarını bana çevirdiler , elleriyle köyün çıkışındaki patika yolu gösterdiler...
Ben de kaçtım... Hiç bir şey yapamadan , hiç bir şey edemeden kaçtım...
Kaçtım ve Azad'ın ölmesinin etkisinde bir ömür geçireceğimi bilerek yeni bir hayat kurmak için çabaladım...
• Oktay Ar ; Şu an Eskişehir Hasan Polatkan'da yaşıyor... Bu olaylardan sonra kekeleme ve hafıza kaybı sorunları var.
• Azad D*** ; Otopsi sonucunda cinayete kurban gittiği anlaşıldı yıllarca sürdürülen mahkeme sonucu fail-i meçhul bir şekilde dosya kapatıldı.
• Havis , Efhas ve Hoca ; Oktay Ar belli aralıklarla onların kendisini ziyaret ettiğini geceleri evinin önünde bu gölgeleri ara ara gördüğünü..Ona bir zarar vermediklerini söylüyor.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi yetkililerine ,
Karayolları Lojman Müdürü ve Personeline ,
Inegöl halkına ve değerli Ruhi Çenet'e teşekkürü bir borç bilirim.
- S O N -
FERES... -
-
1.
+3ALLAHUAKBAR !!
-
2.
+1Allahuekberrr
-
3.
+1Olum adam ruhi ile çalışmış bu arada ALLAHUEKBAR !!!
-
4.
0Sen efsanesin amk
-
5.
0YAKIŞIR BiR SON
-
6.
+1Aha ruhi çentik
-
7.
0Vay ruhi var olayda
-
8.
+1Hikayeden korkmadım ama ruhi çenet ismini görünce bi ürperti geldi amk
-
9.
0Neden ruhi çenet
-
10.
0Panpa bu hikaye alintimi?
-
11.
+3Ruhi Çenet ne alaka dişini gibtiğimin malı
-
12.
0Ruhi cenet ne alaka aciklarmisiniz
-
13.
0Ruhii sen nerden çıktın
-
14.
0Sen ruhi çenetsin eminim
-
15.
0ruhi çenet?
diğerleri 13 -
1.
başlık yok! burası bom boş!