http://hizliresim.com/MJ3V1k
Bu gazete haberlerinden anlaşılacağı gibi köyün birinde köylüler hava karardıktan sonra dışarıya çıkamadıklarını ve bazı varlıklar gördüğünü söylemişler. O zamanın gazetelerinde bu habere küçük bir bölüm ayrılmış. Bu olayı merak eden genç gazeteci köye gitmiş ve köy halkıyla röportaj yapmış. Bu röportajlarını kameraya kaydetmiş. Fakat kaldığı süre içinde pek de doğa üstü olayla karşılaşmamış. Kamerasını küçük bir çocuğa vermiş ve gördüğü tuhaf gördüğü olayları kaydetmesini istemiş. Gazeteci arkadaşımız da istanbul'a dönmüş. istanbul'a döndükten üç gün sonra kapısını jandarmalar çalmış. Köyde kamerasını verdiği çocuğun ailesi de dahil üç hanede yaşayan yedi kişi parçalanarak ölmüş ve genç gazetecinin adının baş harfleri kanla Arapça duvara yazılmış. Genç gazeteci olayların geçtiği köyde kıdemli yüzbaşı tarafından kameraya kaydedilerek sorgulanmış. Sorgusunun ardından bu gazeteci serbest bırakılmış. Birkaç gün sonra gazetecinin ayakkabıları, giysileri, kişisel eşyaları ve not defteri köyün yakınındaki bir ormanlık alanda bulunmuş ama bu genç gazeteci arkadaşımızın ne ölüsü ne de dirisi hiçbir zaman bulunamamış. Bu gazeteciyi sorgulayan yüzbaşı ise bu olaydan bir sene sonra pgibolojik rahatsızlıklar yaşamış, eşinden boşanmış ve tedavi olmak üzere istanbul'a yerleşmiş. Pgibolojik bunalımı atlatamadığı için de kafasına sıkarak intihar etmiş. Gazetecinin, çocuğun, yüzbaşının çektiği görüntüler montajlanarak yapılan 'Karadedeler Olayı' filmi de mevcuttur.