+8
Eve gittiğimde, odama geçip üstümü değiştirdim. Ders kitaplarımın arasına mektupları teker teker açıp okuyordum. Mektuplar annesinden geliyordu. Annesi Damla'yı hatırlamıyordu. Abisinin cevap yazdığı belli idi. Annesi ise;
-Damla kim oğlum bilmiyorum, burada beni hapis tutuyorlar ama kurtulduğum gibi senin ve babanın yanına geleceğim, tekrardan mutlu bir ailemiz olacak,sen korkma annen hep yanında tamam mı- diyordu. Mektuplar, abisi adına eski evlerine yakın bir postaneye gönderiliyordu. Eğer devam edeceksem, önce buraya bakmalıydım. Ancak postanenin açık olduğu saatleri ile okul saatlerim ters düştüğü için bir gün okulu kırmalıydım. Ancak okulu kırmak için pek de doğru bir zaman sayılmazdı. Çünkü sınav haftası idi. Bir bahane bulmak için biraz düşündükten sonra aklıma yarınki sınavı yaptıktan sonra babama ertesi günkü sınava çalışmak için okuldan izin aldığımı, okula da babamın hasta olduğumdan haberi olduğunu söylecektim ve böylece babama giden mesaj da problem yaratmayacaktı. Kafamdan bunları uzaklaştırıp, Damla'ya iyi geceler dedikten sonra ders çalışmaya başladım.