+13
Salonda antremandan sonra, oranın soğuk suyunda duşumuzu alıp dışarı çıktık. işte kimleri çağıracağımızı falan konuştuk. Damla da benim gibi kalabalığı sevmezdi o yüzden 9-10 kişilik bir liste yapıp hepsine mesaj attık. Yeri ise daha ayarlamamıştık. Ama eğer babama böyle bir şey sorarsam büyük ihtimalle izin verirdi. Zaten evden uzaklaşmak için fırsat arıyordu. Benim 5+1 hoparlörümü kullanarak biraz müzik açardık daha sonra ise doğum gününü kutlarız diye düşünüyorduk. Aradaki günlerde hazırlıklarımızı falan yaptık, babamdan da izin almıştık ama evi çok dağıtmamak şartıyla...
Gün gelip çatmıştı, her şeyi alıp geldikten sonra Sabri hafiften kulağıma yanaştı; "Kanka biz kendimize içki falan alalım mı ya" dedi. Mantıklı geldi daha sonra bir 70 lik Votka 2 de bira alıp eve çıktık. Onları benim yatağın altına sakladıktan sonra her şey hazırdı. Herkes yavaş yavaş gelmeye başlamıştı, ben de Damla'yı arayıp dışarı çıkalım hem doğum gününü falan kutlarız dedim. Olur dedi. Evinden aldım. Daha sonra Sabri ile babamın ismini değiştirip gizlice telefonu cebimden çıkarmadan iki kere arama tuşuna basıp sabriyi aradım.O da 1 dakika sonra beni aradı. Damla'nın görebileceği şekilde çıkardım ve babam yazısını görmesi için biraz bekleyip, daha sonra telefonu açtım. Kötü bir şey olmuş gibi yaparak" tamam baba hemen geliyorum sen sakin ol" dedim. Damla'ya dönüp "babam mutfakta kayıp yere düşmüş, galiba kolu kırılmış şimdi ambulans çağırmış evdeymiş, aşkım benim oraya gitmem lazım" dedim. "Tamam ben de geliyorum" dedi. Yufka yürekli olduğunu biliyordum o yüzden yapmıştım zaten. Ona bir kez daha aşık olmuştum. Doğum gününün mahvolacağını bile bile birine yardım etmeye gidiyordu. Birlikte koşarak eve doğru gittik, hemen anahtarla kapıyı açtım arkamdan geldi, derken ışıklar açıldı ve herkes ortaya çıkıp hep bir ağızdan söylemeye başladı " iyi ki doğdun Damlaa". Sevinçten ağzı kulaklarına varıyordu. Gözleri dolmuştu. Boynuma sarıldı. O kadar mutlu olmuştum ki o an hiç bitmesin istedim. Daha sonra biraz müzik çaldıktan sonra komşular rahatsız olacağı için müziği kapatıp, birlikte oturduk. Arkadaşları kendi okul hallerini, damlanın komik hallerini falan anlattılar. Damla bir yandan gülüyor, bir yandan da utanıyordu.