+93
-1
Yüzüme gülümserken gözlerini kaldırdı yukarı doğru, derin bir nefes aldı, tekrardan gözlerime indirdi,
"bilmem, ama çok içtensin, kızamıyorum sana, tabi en son olay hariç.. bir de geçmiş olsun babannen iyi mi?"
"uydurdum o olayı, Gizem'in yanına gittim, mezarına. Kimseye söyleyemedim"
Bunu duyunca gülümsemesi gitti, yüzü ekşidi bir kez daha, sarıldı, sarıldım bende. Birbirimizin omzundayken,
"ne diyebilirim ki bilmiyorum, sert duruşunun arkasında nasıl duygusal biri varmış aslında" dedi.
Bir şey demedim, özetledi beni tek cümleyle. Çektim kendimi omzundan,
"sanırım, ama başkalarını üzmekten başka yaptığım bir şey yok, seni de çok üzdüm"
"boşver beni ya, üzülmedim ben, biraz şey yapmış olabilirim.. naz (:"
Ağlar gözlerle güldük,
"Beyza, affettin mi?" dedim, gözlerim yaşlı, gülümseyerek.
"affettim tabi, sen de affet" dedi aynı ifadeyle.
"affedeceğim bir şey yok ama öyle olsun, bu arada kimseye anlatma lütfen, sadece sen biliyorsun"
"asla.. sırf barışmak için içini döktün, artık kurtulamazsın benden (:"
"istemem öyle bir şey" dedim gülmeye çalışarak.