gençtim o zamanlar 40 yaşında falanım. benim bin oğlanda 15, dante gibi ortasındaydı ergenliğin. 31 dünyasına yeni katılmış rezil bir liseli. günlerden cumaydı heralde hanımla bir yemeğe gidecektik. bizim oğlanı ısrarla çağırdım yok mok dedi. tabi ben anladım bin bizi gönderip 31 çekecek.

neyse işte hanımla beraber hazırlandık parfüm falan sıktım jilet gibiyim, arabay bindik tam gidicez bir baktım kravatı unutmuşum dedim hasgibtir. üşenmedim çıktım tekrar 3 katı tam zile bascaktım dedim dur şu bine bir rush atayım.

sessizce anahtarla kapıyı açık bir bordo bereli edasıyla eve girdim. ev karanlık, bir tek oturma odasının kapısından bir ışık parçası süzüyor, fondan da nari nari neyna ninay diye gibik bir müzik geliyor.

nefes bile almadan kapıyı açtım sessizce, açmaz olaydım.

bizim gerizekalı donunu sıyırmış, 13'lük gibiyle otuzbir çekiyor. ben bizim salağa bakıyorum, bizim salak çüküne, çükü televizyona, televizyon bana bakıyor.

sessizliği bunun titrek sesi bozdu.
-baba??
+osbir mi çekiyon len ? puu allah cezanı vermesin.
-ya baba bi git tamam.
+hani ders çalışcaktın?
-ya git bi allah allah bi git şurdan.

o ara donunu topladı, tv'yi kapattı geldi yanıma pişkin pişkin
-ne var baba ya sen yapmadın mı sanki?
+bişey demedim oğlum tamam.
-niye sessiz sessiz giriyon içeri? hem sen niye geldin?
+kravatımı unutmuşum da onu almaya geldim. gidiyom ben hadi.
-anneme bişey söyleme.
+yok oglum manyak mısın?
-söz ver.
+tamam söz. sende bi daha dikkatli ol.
-ben dikkatliyim de sen eve hırsız gibi girdin napayım?

2 hafta boyunca evin içinde benden kaçtı pekekent. neyse işte bu mal liseyi bitirdi şimdi üni sonda okuyor. ailecek ispartaya gidiyoruz. benim hanım radyoda kanalları geçerken bir ses duydum...
-(cazırtı cuzurtu) narinam narinam narinam...

ben direk dikiz aynasından bizim bine baktım, o anda oda bana baktı, sonra gözlerimizi kaçırdık.

o gün bu gündür narinam oğlumla benim şarkımdır...