/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +3
    Tekrar omuzumda hissettiğim bir ağrılık ile gözlerimi açtım.
    Bir onbaşı, kirli botlarıyla beni dürtüp duruyor.
    "Ne oluyor?"diye sormam ile;
    "Haydi kalk birazdan tren gelecek!"demesi bir oldu.

    Bir şey de söyleyemedim, hiç bir şey olmamış gibi ben ve o devam ettik.
    Biraz ilerledikten sonra sadece huur çocuğu dedim.

    Bir şeyler atıştırmak için istasyon yakında bulunan cafeye gittim.
    Kahvaltımı yaparken diğer yandan da etrafta ki hatunları izliyor
    hepsini aklımın bir köşesine atıyordum.
    Savaşta mastürbasyon yapacaksan adam gibi en kralından yapalım demi.

    Parayı verdikten sonra tekrar leş gibi kokan istasyona yürümeye başladım.
    "Ulan keşke subay olsam da şu onbaşıyı bir güzel gibsem"diye düşündüm.
    Acayip kıl oldum onbaşıya.

    istasyon kapısını açtım içeriye adımımı atar atmaz
    yine o pis koku burun deliklerimi gibti.
    Elimi cebime zütürüp sigara paketimi çıkarayım derken tren sesiyle
    sigara içme işini erteleme kararı aldım.

    "Münih'e gidecek olanlar buradan!" bağıran kişi üniforma giymiş bir SS astsubayı idi.
    Elime eşya çantamı alıp, trenin kapısına doğru hareketlendim.
    Kapıya ayak basacağım esnade "dur bi dakika!"sesiyle irkildim ve kafamı çevirdim.

    Kontrol Subayı Teğmen;kartımı istedi "buyurun efendim"diyerek verdim.
    "Hımm 6.Kolordu mu?"
    "Evet efendim"
    "iyi şanslar evlat"
    "Teşekkürler efendim"
    "Girebilirsin"

    Trenin içine adımı mı attım ve boş olan koltuğa oturdum.
    Gözlerimi kapattım ve yaklaşık 170 km öte de bulunan Münih'e
    vardığımda yacapaklarımı düşündüm.

    Aklıma Alissa geldi,o güzel yüzü, gözü ve dudakları geldi.
    Savaştan sağ dönersem Alissa'yla evlenmeyi düşünüyordum.
    Ben ona o da bana aitti!
    Tutkuyla sevişmelerimiz gözümün önünden geçti.
    Keşke savaşmasak da sevişsek

    Yanıma gelen uzun boylu sarışın bir genç, beni düşüncelerimden
    çekip gerçek dünyaya getirmişti.
    Bana bakarak "Merhaba ben Hank"dedi.

    Sesi kalın, yüzü tamamen simetrik yakışıklı birisiydi.
    "Ahh merhaba ben Gregor"dedim.
    "Umarım rahatsız etmemişimdir"dedi
    "Yok ne demek"

    Ve sessizlik.
    Nedense her tanışma diyaloglarında muhakkak böyle sessizlikler yaşanıyor ya da ben yaşıyorum.
    ···
   tümünü göster