ALIN AQ

Merhaba adım Arzu. 33 yaşındayım 2 çocuk annesiyim.. Eşim Mustafa ile 13 yıl önce memlekette evlendik.. Daha sonra Mustafa istanbul’da iş buldu ve bu kente yerleştik ve eşimin yakınlarına ait bir evde kiracı olarak oturmaya başladık..

Nataşalara takılıyormuş...

Kocam Mustafa, önceleri çok iyi bir kocaydı.. Evine saatinde gelir gider çocuklarıyla ve benimle ilgilenir, parası oldukça bizi gezdirmeye çıkarırdı.. Bana karşı sevgi doluydu, akşam gelir gelmez bana sarılır, giderken öperek ayrılır, arkasına baka baka giderdi.. Ben de bir gün bile olsa ona karşı saygısız olmadım, yanlış davranmadım.. Ev için bıraktığı parayı çarçur etmeden dişimizden artırıp bir ev sahibi olmak için birikimler yaptım.. Fakat ne olduysa son bir kaç yıl içinde oldu.. Eşim, eski davranışlarını bir bir terkederek kötü alışkanlıklar edinmeye başladı.. Tanıştığı yeni arkadaşlarıyla kahveye, meyhanelere takılmaya başladı.. Bana da eskisi gibi ilgi göstermez oldu.. Çocuklarına karşı da farklı bir baba olmaya başladı.. Bu işin kokusu sonradan çıktı.. Eşim, bazı aylak arkadaşlarıyla Aksaray civarında iş tutan ‘Nataşa’lara takılmaya başlamış.. Onlarla birlikte olmaya başladıktan sonra yatakta benden farklı isteklerde bulunuyordu.. Çocuklarımı alıp memlekete dönmekle tehdit edince biraz düzelir gibi oldu ama, bir kere kötü arkadaşlar yakasına yapışmış bırakmıyorlardı.. Boşanmayı düşündüm fakat iki çocuğumla ne yapradım nereye giderdim bilemiyordum.. Memlekete dönsem orada ailem zaten kıt kanaat geçiniyordu bir de üzerlerine üç boğaz getiremezdim.. Burada kalsam bu yaştan sonra hangi işe girecektim, tek başıma nasıl kira öder iki çocuk büyütürdüm bilemiyordum.. Benimle aynı problemleri yaşayan Gülseren isimli bir komşum vardı.. O benden 4 yaş büyüktü.. Onun da iki çocuğu vardı ve çok erken evlenmişti.. Onun kocası da benim eşim gibi kahveye meyhaneye takılıyordu ama en azından evinin rızkını zütürüp fahişelere yedirmiyordu.. Gülseren ile çok samimiydik, o rahatça benim evime girer çıkardı ben de onun evine.. Kardeşten öteydik bir anlamda.. Evde işlerimi bitirdiğim bir gün onun evine geçtim.. Kapıyı büyük oğlu Onur açtı.. Annesinin kardeşinin okuluna gittiğini ve gelmek üzere olduğunu söyledi.. Aklıma kötü bir şey getirmediğim için eve girdim.. Onur, liseyi bitirmiş üniversite sınavlarına hazırlanan bir gençti.. Basketbol oynadığı için uzun boylu ve yakışıklı bir çocuktu..

Güçlü ve kuvvetliydi...

Ben mutfağa gidip bir çay koydum ve oturup Gülseren’i beklemeye başladım.. Ben televizyonda bir kadın progrdıbına dalmışken Onur’un kendi odasının içinden bana baktığını gördüm.. O gün etek giymiştim ve oturunca bacaklarım oldukça açılmış.. Onur’u da bir çocuk gördüğümden olsa gerek sere serpe oturmuşum.. Kendimi yavaşça toparlayıp arkama yaslandım.. Biraz sonra Onur odasından çıktı ve yanıma gelip oturdu.. izlediğim programın saçmalığından bahsedince onunla bir tartışmaya girdim.. Aklı yaşından büyüktü ve her lafı ağzıma yapıştırıyordu.. “Şuna bak büyümüş te teyzesine laf yetiştiriyor” dedim.. Gülerek “Arzu Teyze biliyor musun ben sana küçükken aşıktım” dedi.. Çok şaşırmıştım, “Çocuklukta olur öyle şeyler?” dedim.. Onur yüzüme bakarak “Ama hâlâ sana aşığım” dedi.. iyice şaşırdım ve “Sen neler söylüyorsun diyebildim.” Onur birden üzerime saldırdı ve beni öpmeye başladı.. Çok güçlü kuvvetli bir gençti. Kendimi bir türlü kurtaramadım.. Ancak bu kadar genç birisi tarafından beğenilmek ve arzulanmak çok hoşuma gitmişti.. Daha fazla direnmeyip kendimi onun kollarına bıraktım.. Onur, eteğimi geri sıyırıp iç çamaşırımın yanından bana oral ciks yapmaya başladı.. Eşimle bunu hiç yapmamıştım.. Ben ona yapardım ama o iğrendiğini söyleyerek bana yapmazdı.. Fakat şu anda ellerimle büyüttüğüm bir çocuk bunu bana yapıyordu ve müthiş zevk alıyordum..

Yaşadıklarımın etkisindeydim

Ellerimle kafasını iyice orama bastırdım ve orgazma ulaşana kadar bırakmadım.. Çığlıklar atarak doyuma ulaşmıştım.. Onur pantolonunu çıkardı ve ilişkiye girmeye başladı.. Bir kez de bu şekilde orgazma ulaştım. O da rahatlamıştı.. Biraz nefeslendikten sonra ona döndüm ve “Ne yaptık biz?” dedim.. Onur, “Erkek olduğumu hissettiğim günden beri hep bu anın hayaliyle yaşadım.. Kalçalarına göğüslerine bitiyordum” dedi.. Biz kendimizi toparladıktan hemen sonra Gülseren geldi.. Haliyle hiç bir şeyden şüphelenmemişti.. Mutfakta oturup sohbete başladık ama benim kafam hiç bir şey almıyordu.. Az önce yaşadığım olayın etkisinden çıkamamıştım.. Kendi evime geçince yaşadıklarımı düşünüp çok utandım.. Kocama ihanet etmenin dayanılmaz ağırlığı bir tarafa bunu çocuğum gibi gördüğüm biriyle yapmak daha ağır geliyordu.. Ancak, bir taraftan da cinsel dürtülerim “iyi ki yaptın” diyerek beni haklı çıkarıyordu.. O olaydan sonra bir kaç gün komşumun evine gidemedim.. Kendi kendimi yiyip bitiriyordum.. Fakat bir taraftan da aynı şeyleri yaşama isteği oluşmaya başladı..

Enerjisi hiç bitmiyordu...

Onur’u çok arzulamaya başladığım bir gün onlara telefon açtım.. Telefonu Gülseren açmıştı, sesimi değiştirerek Onur’u istedim.. Onur telefona gelince hemen bizim eve gelmesini söyledim.. Zaten yıllardır içli dışlı olduğumuzdan onun bizim eve gelmesini kimse yanlış anlamazdı.. Onur içeri girer girmez boynuna atladım ve öpüşmeye başladık.. O beni kucağına aldığı gibi yatak odasına zütürdü.. Bir taraftan sevişip bir taraftan üstümüzü başımızı çıkardık.. Bu kez karşılıklı olarak bir birimize oral ciks yaptık.. Yine ben doyuma ulaşınca bu kez normal ilişkiye geçtik.. Onur adeta beni bulutların üzerine çıkarmıştı.. O gün arka arkaya bir kaç kez daha ilişkiye girdik.. Onur, gençliğinin enerjisiyle yatakta bitip tükenmek bilmiyordu.. Beni yeniden 15 yıl önceye döndürmüştü.. Onunla hâlâ gizli gizli buluşup ciks yapıyoruz.. Eğer çocuk üniversiteyi kazanamazsa bunda payım olduğunu düşünüp üzüleceğim.. Ama kazanırsa da onu motive edenin ben olduğumu düşüneceğim..