/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +2
    Eğitim alanına vardığımda etrafima bakindim. Kimse gozukmuyordu. içimden "ulan bu emir subayı beni mi kafaliyor"dedim. Tam o sırada telefonum çaldı. Numara kayıtlı değildi. Telefonu açtım . Benim alo dememe gerek kalmadan tok bir ses " general sizinle jeepde görüşecek " dedi. Çıkıp yola bakindim. Hakikaten de bir jeep kenarda bekliyordu. içini göremiyordum. Askerliğin verdiği bir temkinlikle " binmesem mi " dedim içimden ama sabah buraya gelmemi söyleyen generalin emir subayiydi. içerden beni izlediklerini bildiğim için emin adımlarla jeep e yanastim. Jeep'e 5 adım kala kapı açıldı ve içinden sivil görünümlü iki kişi çıkıp beni jeep'e bindirdi. içeri girdiğimde hakikaten de general yanimdaydi. Araba hareket etmeye başladı. General ilk 5-10 saniye sessizliğini korudu. Daha sonra yüzüme bakmadan şunları söyledi
    "Üst teğmen Sinan bey. Eminim gecenin bu saatinde neden bu jeep'in içinde olduğunuzu merak ediyorsunuz. Sizi apar topar almamimizin sebebi şudur. Genelkurmay istihbarati tarafından deneyimli bir Albay olan Hüseyin beyden bir tim kurulması istendi. Güvendiği 12 kişiyi çağırma hakkına sahip. Bu 12 kişiden birisi de sizsiniz. Gideceğiniz yerler ve gerekli ekipmanları size zamanı geldiğinde anlık olarak verilecektir. Seçim hakkıniz yoktur. Bu olağanüstü bir hal durumudur."
    Nereye gideceğimiz ve ne yapacagimizi düşünmeyi bırakıp " olağan üstü hal" durumunun ne olduğunu merak etmeye başladım.
    Diğer yanımda oturan adam askeri hava üssüne gittiğimizi söyledi. Ağrı kesici almak bahanesiyle çıktığım evdeki arkadaşlarımı ve annemi düşünmeye fırsat bile yoktu. Belli ki gerçekten bir mesele vardı.
    Askeri üsse vardık. Jeep den indik. Generali takip ediyorduk. Karanlığın içinde bir askeri ucak bekliyordu. Yanında da 10-15 kişi vardı. Bahsi geçen Albay Hüseyin bey de ordaydi. Selamımı verdim. Elimi sıktı. "Umuyorum bilmeniz gereken kadari size aktarılmıştır. Devdıbını bizden dinlersiniz" dedi. Benim gibi time çağırilanlarin yanına geçtim. Rütbe olarak benden çok üst kişiler de vardı. Ama bu tim rütbe hiyerarsisine göre değil, guvenilen kişilerden kurulmuştu. Peki neden ben de seçilmiştim. Albay hüseyin beyi tanımıyordum bile. Peki o beni nerden tanıyordu? Uçağa bindik. 13 kisiydik. 12 kişi time çağırilanlar , kalan 1 kişi ise bize yolda gerekli bilgileri anlatacak kisiydi. Herkes yerine geçince ucak pistte hareket etmeye başladı. Albay hüseyin bey ve bir kaç kıdemli kişi daha başka bir bolmede bulunuyordu. Uçak havalaninca bizi bilgilendiricek kişi konuşmaya başladı.
    "Sizi aynı gün içinde haber vermeden toplamamizin sebebi hem aciliyetten hem de gizlilikten. Şuan olası bir 3. Dünya Savaşının eşiğindeyiz. Natonun isteği üzerine gizli olarak bu proje yürütülüyor. Şuanda itibaren dış dünyayla iletisiminiz kesilmiştir. Üzerinizdeki eşyaları ve kıyafetleri lütfen şurada duran kutulara koyun ve size getirdigim kutudan yeni kıyafetleri giyin" dedi . O an farkettim ki ayağının dibinde koca ve ağır bir koli vardı. Dediğini yaptık. Herkes yeni kıyafetleri giydikten sonra , eski kiyafetlerimizi koyduğumuz kutuyu aldı ve bir başka bölmeye geçti. Saat gecenin 2 siydi ve yorgundum. Kim bilir neler yapacaktık. Koltugumu yatay duruma getirip uyumaya çalıştım.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster