/i/Devlet

  1. 76.
    +2
    Döndüm beyler.

    Meclistekiler falan Mustafa Kemal'i sevmezlerdi. Öyleki Büyük Taarruz başarısından sonra bile ondan başkomutanlık yetkisini almaya uğraştılar ama başaramadılar. Ve yıl 1924. Bir anayasa geliyor...

    Bu anayasa ile cumhurbaşkanlığı yetkileri bir hayli kısıtlanıyor. Çoğu kişi M. Kemal'i padişah gibi zannediyor. O ne derse o olur gibi falan düşünüyor. Durum hiçte öyle değil. Zaten meclistekilerin çoğu sevmezdi onu demiştik. Neyse 1933 te Fethi Okyar alaşağı edilince M. Kemal ona yeni bir parti kurması gerektiğini söylüyor. Her ne kadar partiyi kurup M. Kemal'in arkadaşlarından ve ailesinden üyeler alsa da inönü hegemonyasından kurtulamamış ve başarısız olmuştur. M. Kemal artık yalnız kalmıştır. inönü her geçen gün Milli adamlara birer darbe vuruyor her geçen gün bir başka küresel sermaye baronuna biat ediyordu.

    Toplumun, çoğunlukla anti kemalistlerin M. Kemal dinsizdi falan gibi yaklaşımları da var. Eğer bu konuya girersek yazı çok uzar bu yüzden girmiyorum. Ama şunu unutmasın onlar. Biz Türklerin 1800 lü yıllardan sonra kaldığımız fransız etkisi hafife alınacak bir şey değildi. Ve asla Milli (Devlete bağlı) değildik o zaman. Devlet kurulmadan, devlet milli olmadan dini yaşarsan din hasar görür. Eğer böyle olmasaydı Hz. Allah, Musa peygambere önce yahudilerle birlikte bir devlet kurmasını sonra dini yaşamalarını söylemezdi. Ve ahirette her koyun kendi bacağından asılacak. M. Kemal'in hangi şartlar altında Deistliğe yöneldiğini ( veya yönelmiş gibi kendini göstermek istediğini) bilmiyoruz ve unutmayın ki o zamanın şartları sanıldığı kadar, televizyonlarda gereksiz insanların konuştuğu kadar basit değildi.

    Bir part daha var
    ···
   tümünü göster