+14
içerde 3 kişi vardı.
Hilmi:5 numarada yalnız yaşayan biraz aksi biri.
Onur ve Melis:6 Numarada yaşayan yeni evli çift.
içeri girer girmez melis Selin'e sarıldı. Daha önceden birbirimize misafirliğe gitmiştik. Onur elimdeki silahı görünce
Onur:Hilmi abi bak artık silahımızda var eve çıkıp beylik tabancanı almana gerek kalmadı.
hilmi abi orda birkaç birşey mırıldandı ama anlamadım. Sonra onurla sarıldık.
Yarım saat boyunca sığınağa 3 kişi daha geldi 1'i yaralıydı.
Mehmet, Cengiz ve emre kardeşler. Yukarda biraz boğuşma yaşamışlar o adamlarla. Emre yaralanmış ve kan kaybediyordu. Hemen biryere yatırdık onu.
Sığınıkta ise 1 hafta önce bilinmeyen bir kişi tarafından yağmalanmıştı. Sadece 20 konserve ve 5 şişe suyumuz vardı. Burda nekadar kalacağımızda belli değildi.
Onur:Türkçe bu yiyecekler bizi anca 3 gün idare eder biliyorsun dimi
-biliyorum onur biliyorum
Onur:Peki nabıcaz hayatta kalmamız lazım.
-(biraz sertçe) bilmiyorum onur bilmiyorum.
Biz konuşurken hilmi abi yanımıza geldi.
hilmi:şu emre denen çocuğada yemek vermiceksiniz dimi.Çocuk yaşamaz.
Onurla hilmi abiye nediyosun sen der gibi bi bakış attık.Biz öyle tepki verince oda köşesine çekildi.